Bosch Servis Bursa

düşünüyorum. nedir bu yaşadıklarım? neyin uğruna? birini çok sevdim (evet açıklıyorum) o beni sevmedi. sevmek için emek harcamadı. hani sevgi emekti? bize yalan söylediler yeşilçam filmlerinde sevgili dostum. sevgi emek değil, sevgi bedendir. insanların çürüteceği, ısıracağı, dokunacağı, delebileceği bedendir. şehirleri bu yüzden seven insan gördüm. mesela sex yaptığı için kaldığı şehirden memnun olurken kendisini seven biri olduğu için memnun olmadı bu kişi. kendisini seveni sadece işten eve giderken aramaktı uğruna verdiği çaba. bu kadardı. o zaman ben neden acı çekiyorum bu kadar değersizliğin içinde? insanlık? anlam katma? bir burçuk porsiyon değer istiyorum kasap bey oğlum! Bosch Servis Bursa çok dağınık yazıyormuşum gibi geliyor bana. "beni kör kuyularda". hiçbir şeyi toparlayamıyorum. "merdivensiz bıraktın". bırak dağınık kalsın diyorum. "denizler ortasında". dağınık kalmalı diyorum. "bak yelkensiz bıraktın". uğruna acı çekilecek biri değil bile diyorum. "öylesine yıktın ki bütün inançlarımı". ama çekiyorum işte. neden? "beni bensiz bıraktın". çekmemeliymişim gibi geliyor. çekmemeliyim. o çekmezken neden ben? "beni sensiz bıraktın". düşünüyorum. çok düşünüyorum aslında. münir nurettin selçuk dinleyerek düşünüyorum (fark ettiniz değil mi?) adını buldum: "umut". beni umutlandırmıştı. umudum vardı. geleceğe dair. çok aptalca aslında. (bak yine düşündüm) "o", sevgi dediği şeyin seks olduğunu düşünürken (otel odalarında birileriyle birkaç dakika sevişmek nedir allasen? nedir bu sevmeden sevişmek?) benim ona kattığım anlam neden bu kadar büyük? (ilk aşık oluşum sonrası şunu demiştim kendime: "bir daha biriyle birlikte olurken geleceğe dair asla ama asla plân yapma" ama hatalı davrandım yine yaptım. aslında ben yapmadım "o" yaptı. "o" konuştu. "o" umut verdi. sonra çekip gitti.) çekip gitmeyeninden olsun sevgili şair bey oğlum! ("aslında giden değil / kalandır terkeden" dizlerini sevmiyorum şair bey oğlum! ben kaldım ama terk eden olmadım. belki de seviyorum da inkâr ediyorum. ikilemdeyim.