4 Mayıs 2012 Cuma

Bosch Servis Bursa

tuvaletin kapısına vardığımda karşı odadan kısık bir ses işittim. enik sesi gibi. ses ilgimi çekti. tuvalete girmekten vazgeçtim. kapıyı sessizce kapayıp, yaktığım ışığı söndürdüm. karşı odanın kapısına doğru yaklaşıp, dizlerimin üzerine çömeldim . kapı deliğinden içeriye doğru baktım, ki bakmamla birlikte beni bir korku kapladı; tam karşımda filiz abla eliyle boğacakmış gibi bebeğin ağzını kapamış, küçük çocuğu sertçe çimdikliyordu. ama öyle böyle değil koparır gibi çimdiriyordu. sivri tırnakların çocuğun etine saplıyordu kanatırcasına. bir yandan çimdikliyor diğer yandan elindeki makasın sivri tarafıyla pamuk tenine, koluna batırıyordu. çocuk debeleniyor, inil inil sesler çıkarıyor ama filiz ablanın eliyle kapattığı ağzından ses fazla çıkmıyordu. elini bir bıraksa ortalık çınlayacaktı ama deli gibi sıkıca ağzına bastırmıştı çocuğun, nerdeyse boğmak üzeriydi. korku gözlerle olan biteni izlemeye devam ettim. gözlerim doldu. ağzında tüten sigarasından bir fırt aldıktan sonra sigaranın ucundaki külü yere doğru silkeledi. psikopata bağlamış kadının gözleri yerlerinden fırlayacaktı sanki. iğne yapacakmış gibi sigaranın kızıl ucunu havaya kaldırdı. çocuğun koluna doğru yaklaştırdı. olabildiğince yavaş hareketle, sanki iğne vurulmuş popoya pamukla pansuman yapıyormuşçasına, sigarayı yayvan yayvan bebeğin koluna bastırdı. bebeğin gözleri kaydı, başı yana doğru düştü. acıya daha fazla dayanamadı bayılmıştı bile. ben hemen toparlandım. arada bir takırtı oldu. balkona doğru koşturdum. üşüyor gibi köpek yavrusu gibi titriyordum. gözlerimin nemini sildim. babam ne oldu fago oğlum diye sordu. bişe yok baba dedim titrek sesimle. hayırdır hayalet görmüş gibisin. yok bişey deyip oturdum yerime. eve döndüğümüzde olan biteni anne babama anlatamadım korkudan. Bosch Servis Bursa

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder