9 Haziran 2012 Cumartesi
Çeşme Arçelik Servisi
nasıl bir yer olduğunu anlamadığım şehir. hayır, şurada saysan orjinal izmirli, muhiti olan, birbirini tanıyan aileleri, anne babaları aynı okula gitmiş, çocukları da aynı okula okula giden insanları - bizbize kırk kişiyiz, birbirimizi biliriz- modundayız. siyasetçi, tüccar, sanayici, bir iki kuşak geriye gidebilen dar bir kemik izmirli nüfusu var. hatta daha da geriye giden 3-5 aileyi geçmez, çoğumuz balkan göçmeniyiz. demem o ki, evet, ben tanırım izmir'i, bilirim. izmirli'yi de tanırım. sözlük'te izmir hakkında atıp tutanları geçtim, fetiş biçimde savunanlardan da iddialıyım bu konuda.
ülke çapında yaratılan izmir algısı, yapay bir algı. kendini bu konuda yoranlar, laf atmak için çabalayanlar ve 'izmir'in dağlarında çiçekler açar' marşıyla savunmaya geçenler bir rahat dursunlar.
Çeşme Arçelik Servisi
izmir'de belirgin bir kürt, islamcı veya çok sevilen şekliyle ifade edeyim, bir "öteki" alerjisi yok. 2002'den beri çok arzu edildiği şekliyle tüm türkiye bir chp-akp kutuplaşmasına gidince nasıl bütün millet histerik bir hale girdi, izmir de bundan kendini sıyıramadı. burada bıdı bıdı edenlerin çoğu izmir'i chp'nin kalesi sanıyor ya, daha ne denilebilir ki...
farkında mısınız, tüm türkiye hem kafaca hem kalben bölünmüş durumda. toplum bir yana, devlet kurumları bölünmüş durumda. akşam haberleri açıyorsun, her bir konu hakkında birbirine girmiş bilimadamları, kanaat önderleri, siyasi partiler, akademisyenler, bürokratlar görüyorsun. ne marmara fay hattı, ne de tutukluluk süreleri hakkında uzlaşabilen iki karşıt görüş yok, çünkü uzlaşma diye bir mekanizma yok.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder