29 Ağustos 2012 Çarşamba

Moda Balerin

harun ceseti ortadan kaldırmaya çalışırken memduh başganın adamlarına yakalanır ve şantajla karanlık tarafa geçmeye ikna edilir, nurdaki intihali seziveren behzat çevresinde kimsenin kalmadığına kendini inandırıp, aradığı bahaneyi bulmanın sevinciyle kafasına sıkar, ne oldu demeye kalmadan dizi o ancüezde biranda da bir anda biter Moda Balerin bu bölüm en çok akbabuş'a üzüldüm. diğerlerinin canlarını sıksa da kafalarında çözemedikleri mevzuları var. ya akbabuş'un? oturup yalnız başına içmekten, yalnızlığını düşünmekten başka yapacak neyi var? Moda Balerin gazeteci elif her "eyvallah." dediğinde bir shot atılsa bu diziden şahane içki oyunu da yapılabilir. hardcore versiyonu için larissa'nın "harun" (a harfini uzatmadan) demesi de eklenebilir. *simitci de hayalet hesabi oderken sanirim masada telsizi unuttular sanirim, o da harunun telsiziydi galiba, cunku hayaletin telsizi elindeydi. Moda Balerin *hayaletin bira ictigi mekandan cikarken 50'lik biraya 10 tl koyuo gitmesi sakaryada herhangi barda bi 50'lik fiyatindan fazlacaydi. acaba hayaletbahsis mi birakti diye dusundurmuyor degil.

13 Ağustos 2012 Pazartesi

Buca Siemens Servisi | 444 1 494

dünyanın bilmem kaç memleketinde bilmem kaç ihaleye fesat karıştırmak, yok yok, alenen rüşvet vermekten, kaba hesapla 1 milyar dolar, yazıylan, bir milyar amerikan doları cezayla yüzyüze kalmış, cezaya rıza göstermiş, yok yok alenen sevinmiş firma imiş, Buca Siemens Servisi rüşveti bu kadarsa alınan işler nedir, ne kadardır, kar marjları nedir, ulan neler oluyormuş serhat ya.ihale kazanmak için rüşvet suçlamasıyla çalkalandıktan sonra almanya ve amerika tarafından ceza kesilmiş firma. söz konusu yolsuzluk bir çok ülkede vuku bulmuş ve konu hakkında soruşturma açılmış. ülkemizde de gerçekleşmiş olması muhtemel bu olay için bizim yargı kurumumuz ne yapmış peki? tabi ki deniz feneri için ne yapıldıysa onu, yani kocaman bir hiç..!

11 Ağustos 2012 Cumartesi

Siemens Servisi Balçova

son birkaç aydır anne ile göt göte yaşama nedeniyle salı bu kalp seni unutur mu, çarşamba yaprak dökümü, perşembe aşk-ı memnu, cuma ise hanımın çiftliği izler oldum. abim tarafından dexter ve how i met your mother izlemediğim ve avatarı hala bitiremediğim için yediğim dizi ambargosundan hiç bahsetmiyorum. Siemens Servisi Balçova neyse sonuç olarak, firdevs hanımın hastalığı ve gizli sevgilisi vardı, onlara ne oldu? yoksa dizileri mi karıştırdım?"bence x sadece bücek:)", "sen şımarık bir cadısın!!!:)" cümlelerinin geçtiği türk dizisi. ben sadece beş dakika maruz kaldım, fakat oyunculuk ve dialogların işlenişi gibi mevzularda dimağımda derin yaralar açması pek de zor olmadı kendisinin. vakit ziyanı.bu başı sonu fragmanından belli diziyi ara sıra da olsa oturup izliyorsam sadece firdevs denen şahane karakter sebebiyledir. hayatımda gördüğüm en oyuncu kadın karakteri diyebilirim, en son benzer bir zevki kara melek'i izlerken almıştım. izledikçe keyfim yerine geliyor, büyük hayranıyım. bir de bihter arkadaşımız, örneğine en son kardeşim 5 yaşındayken rastladığım hiç gözyaşı dökmeden hıçkıra hıçkıra ağlayabilme performansını büyük başarıyla sergiledi bu bölüm, gerçekten takdire şayandı.

Bosch Servisi Balçova

artık kesinlikle sözlüğü okuduklarını biliyorum, zira 2 haftadır nihal'in kilolarından ve kıyafetlerinden dem vuruluyordu, kız resmen 1 haftada zayıflamış. dikkat ederseniz akşam yemeğinde de millet yemeğini yerken, o havuca abandı. Bosch Servisi Balçova ve son birkaç haftadır dapdar üst - skinny jean kombinasyonunun altına, paçalarını içine sokmak suretiyle kısa bot giyme alışkanlığı ile beraber orman cini görüntüsü sergiliyordu, neyse ki bu hafta kıyafetleri de vücut tipine uyum sağlayan türden seçilmiş, bu sayede onu ayağından yakalayıp dileklerimizi yerine getirene kadar bırakmama isteğimiz de azaldı... bu arada bihterciğim, zayıfla dediler arkadaşlar, evet, ama sana demediler, nihal'e dediler... sen zaten fazla zayıftın, böyle yaparak hepten kadavraya dönmüşün yavrum, yapma bunu, azıcık kilo al da yanağına kan, götüne et gelsin. bu ne böyle 34 beden geceliğin göğüs kısmı bile bol geliyo artık. ama olmaz ki. kadın figüründen çıkmaya başladın, biz de çok kilo al demiyoruz, ama bu görüntünle aşk-ı memnu'luk halin kalmamış canım kızım, corpse bride başrolü olmuşsun. sonra behlül orda burda bulduğu kızlarla yatıyo diye hiç kızma yani...

Beko Servisi Balçova

göz ucuyla "görmek" zorunda kaldığım bir bölümü sonucunda, karıya kıza doymayan bir ıssız adamın (kıvancım sen alınma, kamera hilesi hepsi biliyorum) bu karı kızdan birine kafayı fena halde takması, aşkıyla delirmesi, delirmesiyle dellenmesini, bu Beko Servisi Balçova dellenmelerin esas sebebinin de söz konusu kadının evli, hemi de kendinden 100 yaş büyük bir adamıla, hemi de o kurt adamın amcası olan bir adamıla evli olması, ortamdaki bütün insanların alavere dalavere dışında bir bok bilmemesi sebebiyle etrafa fitne fücur saçmalarıyla devam eden bir dizi olduğunu gördüm. yani nasıl kötü, nasıl kötü anlatamam. özellikle de oyunculuklar, oy anam oy, bu kadar kötü olabilirdi. (kıvanç hariç, o çok yakışıklı olduğu için iyi oyunculuk yapmak zorunda değil, biliyorsunuz). türkiye bu diziyi sevdiği için bir ruh doktoruna görünmeli. (ve tabii yine bana zamanın ötesi, bana yine hüsran var, orası ayrı.)

10 Ağustos 2012 Cuma

Klima Servisi Çeşme

yani bu çocukların üçüne de ayrı ayrı üzülüyorum tabii ama en az cemcir'e üzülüyorum. adamların başı ne zaman sıkışsa, hop ben dublaj yapayım diyor, yok abi olmadı çocuklara ders vereyim diyor, hep bir şekilde yırtma derdinde bu cemcir. bence sadi'yle ahmet sürünürken nispet yapmak istiyor. hayır sadi desen yine gider memur olur, azıcık zorlasan koştur koştur kpss'ye girer. öyle bir çocuk o da... peki ahmet ne yapsın? jön olmak için doğmuş ama göbeği var. zaten gazi'den sonra bir türlü tutunamadı. zaten filmini sadece altmış bin kişi izlemiş... Klima Servisi Çeşme en yazık ahmet'e!

Arçelik Servisi Çeşme

uzun zamandır hiçbir şeye gülmediğim kadar güldüren dizi. ilk iki bölüm çok ama çok güzeldi. çalgı çengi ve üsküdar'a giderken'den bildiğimiz oyuncular sadece hareketleriyle bile güldürüyorken senaryo ve yönetmenlik açısından da çok çok iyiydi. yaratıcılığa devam etmelerini temenni ediyorum. bomboş geçen sıkıcı perşembe yaz akşamının eğlenceye dönüşmesini sağlayan harika dizidir. Arçelik Servisi Çeşme 2. bölümüde alınlarının akıyla geçtiler. çok güldüm. 1. bölümünden bile iyi olmuş. bu çizgide devam ederlerse 'geçici' yaz dizisi olmaktan çıkar devamlı dizi haline gelir. çok güzel gerçekten. ama benim kaderim heralde leyla ile mecnun 22.00, behzat ç. 22.00, işler güçler 22.00 yayın saatinde. anasını satayım hepsinden önce 20.00'da başlayan yapımlara bakıyorsun behzat ç.'den önce 3. sınıf macera filmi yayınlıyor star. leyla ile mecnun'dan önce bir zamanlar osmanlı kıyam var trt 1'de iğrenç. işler güçler'den önce de ali sunal'ın saçma programı var. niye böyle bu televizyon dünyası arkadaş? böyle süper yapımlar neden 22.00'da yayınlanıyor. hadi behzat ç.'yi bir şekilde açıklayabilirsiniz ama lim ve işler güçler'e ayıp valla.

Siemens Servisi Balçova

ahmet kural'ın yardığı dizidir. adam komedi adamıymış da haberimiz yokmuş. akış mükemmel, kanalı değiştirecek sahne bırakmamışlar, çok beğendim. daha da iyi olsun! intihar eden yunus taklidi ile beni kahkahalara boğmuştur...kesinlikle ekşi sözlüğün sahip çıkması gereken bi dizi...13 bölüm çekip yayından kaldırmasınlar diye. Siemens Servisi Balçova 2. bölümü olması sebebiyle sanırım pek reklam alamamışlar. ama yaz dönemi ve yeni başlamasına rağmen rating oranı iyi sayılır.. severek izlemekteyiz.. artı olarak star tv reklam rezervasyon ekibine buradan seslenmek istiyorum o son kuşağı tanıtımla bölünde dizi 5 dakikalık iki kuşak arasında meze olmasın.. en azından sona bi jenerik saklarsın olur biter.. izledik mi izledik beğendik mi fevkalade.. öpüyorum..

Bosch Servisi Balçova

zardanadam çalarak beni lise yıllarıma götürmüş dizidir. aynı zamanda yaz sıradanlığı içerisinde haftada bir günü bekletebildiği için ayrıca müteşekkir olduğum dizidir efenim. artık her gün aynı değil. Bosch Servisi Balçova bölüm boyunca hiç reklam vermeyerek, tüm reklamları bölümün son sahnesine saklayan dizi. bildiğin reklam kombo oldu. neyse, dizi boyu reklam yayınlanmayınca " eyvah lan tutmayacak galiba, reklam falan yok, iptal etmesinler" diye yusuflatırken, bölüm sonunda " bölüm içinde unuttular herhalde" tribine yol açmıştır.

Beko Servisi Balçova

2. bölüm süper olmuş. ahmet kural'ın komşusunu oynayan kilo'lu ağbi yardırdı resmen. ilk bölümüne nazaran, tarzını oluşturmuya başladığını görmek beni mutlu etti. Beko Servisi Balçova çoook uzun ömürlü olmasını istediğim dizi. bu kadar güldüğüm, bu kadar hayatı unuttuğum başka prime time yok! edit: prime time değilmiş. kimse de söylemiyor... 2. bölümdeki yardırma sahnesi ahmet'in yılanı öldürmeye çalışırkenki hali ve sonrasındaki rambo dansı ile yarışmadır. yaptığı işle değil de bununla tüm haberlere ve google'da birinci sıraya çıkması askdfjs. diğer bölümlerde de bu sürekli karşısına çıkmalı.

9 Ağustos 2012 Perşembe

Siemens Servisi Çeşme

ingilizcenin pek konusulmadigi, ozellikle guney kiyilarindaki insanlarin ispanyolca konusanlara karsi cok sicak kanli, guzel ve atesli hatunlarin bol oldugu, turklerin sevildigi ender ulkelerden biri. Siemens Servisi Çeşme bu ulke ve halklari; osmanli imparatorlugu doneminde kendisini osmanli kulturunun anti-tezi yerine koymus ve osmanli imparatorluguna karsi en buyuk tepkiyi, dusmanligi kendi cikarlari dahi pahasina da olsa gostermistir. tabii ki sebebi asiri derecede bagnazca yorumlanmiskatolik hristiyan kulturu ve islam catismasidir.

Arçelik Servisi Çeşme

katalan bölgesinin daha fazla özerklik istemesi ve başbakan zapatero'nun birşey yapmamakla suçlanması üzerine, genelkurmay başkanının ''gerekirse darbe yaparız'' açıklamalarının karıştırdığı ülke. generale yedi gün ev hapsi verilmiş, daha da verilecek cezalar var. ab ispanya'yı desteklemekte. ülkede, anayasadaki ''silahlı kuvvetler ispanya'nın birliğini sağlamakla yükümlüdür'' madddesini kaldırmak için kampanya başladı. Arçelik Servisi Çeşme bazen türkiye ile ispanya'nın çok benzeştiğini düşünüyorum. türkiye'yle gerek stratejik gerek diplomatik bir çok ortak noktası vardır. ab surecinde su an turkiye'ye ye yapılanların zamanında ispanya'ya yapıldıgı soylenir. simdi yunanistan'dan berisini avrupa gormeyen, zamanında, pirenelerden berisini ( fransa guney sınırı) afrika gormekteymiş. ve ispanyollara; arap-afrikalı karışımı oldukları iddia edilip ab içersinde tonlarca naz etmişler. göç konusunda da oyle; orta dogu-asya ve avrupa arasında kopru olan turkiye, afrika ve avrupa arasında kopru olan ispanya... istememişler... turkiye'yle cok seyi aynı; ikisi de sıcak, insanları eglenceli... bana en yakından saldıran uzaktaki ülke.

Arçelik Servisi Çeşme

dünyanin en uzun süren diktatörlüklerinden (1936-1975) biri olan franco diktasinin memleketidir. ayrica general franco (francisco bahamonde) bati avrupa'nin son diktatörüdür. ispanya'nin su anki tam demokratik ve modern durumu son 20 yilin eseridir. ispanya; avrupa topluluguna katilim anlasmasini 1977 yilinda imzalamis, nato'ya 1982'de, avrupa birligine ise 1986 yilinda tam üye olmustur. avrupa parlamentosunda ise 54 sandalyesi bulunmaktadir.aşağıdaki haberde konu edilen yasayı çıkarmış ve sigaranın milletine, devletine verdiği zararların üstesinden gelmeye çalışmakta olan ülkedir. Arçelik Servisi Çeşme "ispanya'da parlamentoda kabul edilen yeni yasayla 1 ocak 2006 tarihinden itibaren kamuya açık tüm yerlerde sigara içilmesi yasaklandı. restaurant, bar, diskotek, kumarhane ve oyun salonları için sigaralı ve sigarasız olmak üzere iki bölüm ayrılması ve vantilatör zorunluluğunun getirildiği yasada, sigara içenlerin en fazla yüzde 30'luk bir yer işgal etmesine hak veriliyor. sigara içiminin 25 hastalıkla bağlantısı olduğunu açıklayan yetkililer, ispanya'da sigaradan dolayı yılda 50 binden fazla insanın öldüğünü, bunların arasında 700 pasif içici bulunduğunu belirtti. sigara satışı yaşının 16'dan 18'e yükseltildiği yasada ayrıca, 1 ocak tarihinden itibaren sigara firmalarına reklam yasağı konuldu. 1492 yılından bu yana sigara satılan ispanya'da, yılda 42 bin ton tütün üretilirken, 20 bin aile buradan geçimini sağlıyor."

Siemens Servisi Balçova

hukuki acidan gelismisliginin, avrupanin en iyi hukuk fakultelerine sahip ulke olmasiyla dogrudan alakasi vardir.. ozellikle anayasa hukukunda asmis vaziyette elemanlar.. acilen bu alanda yetismek uzere ogrenciler gonderilmesi, ulkemizin bir gun delinmeyecek anayasalarla yonetilecegi umidini canli tutmak acisindan cok muhimdir... Siemens Servisi Balçova insanların hakikaten öğleden sonra iş yapmadığı (bkz: siesta), saat 13.00-16.00 (veya 14.00-17.00) arası her yerin kapalı olduğu, pazar günü asla lokantalar dışında bir yerin açık bulunamayacağı, akşam 11de yemeklerini yiyen insanların bulunduğu, gece 1den sonra gece hayatının başladığı, akdenizliliğin dibine vurmuş ve kesinlikle akdenizli türklerden bile çok daha tembel olan, keyif düşkünü, sıcakkanlı (bazen abartılı, bazen rahatsız edici) bağırarak konuşan bir miletti barındıran, her köşesi başka görünen; galicianın yeşilliklerinde, asturiasın yemeklerinde, bask ülkesinin sahillerinde, katalunyanın tarihinde, valencianın sıcakkanlığılığında, castilla-la manchanın ıssız topraklarında (müslümanlar bu bölgeye bu ismi, uçsuz bucaksız çorak topraklardan oluştuğu için takmışlardır), madridin bulvarlarında, endülüsün büyüsünde ve muazzamlağında kaybolabileceğiniz ülke. bu ve birçok başka açıdan ülkeme benzeyen, avrupa'da en uzaklardan ama en yakınlarından olan bir ülkedir ispanya. otobüs bilet fiyatlarının tren bilet fiyatlarından çok daha ucuz olduğu, örneğin salamanca-sevilla otobüs seferinin (madrid üzerinden yapılacak) bir tren seferinden çok daha hızlı olduğu, genel anlamda trenlerin otobüslerle zaman konusunda rekabette zorlandığı ama çok daha konforlu olduğu bir gerçek olan ülke.

Bosch Servisi Balçova

ispanya'yi tek bir ifade ile tanimlamak gerekirse: yuzyillik (1880-1980; bu karlist savastan baslar, amerikan-ispanyol savasina ugrar; birinci ve ikinci cumhuriyetleri, ispanyol ic savasi ile franco devrini kapsar) bir travma sonrasi (bkz: cien años de soledad) akdeniz soslu bol kepce hedonizm. vur dibine bacardi vur dibine sangria; gelsin kokain tuketiminde avrupa liderligi. Bosch Servisi Balçova eşcinsel evlilik müessesesinin kurulduğu ülke. evet parlamento 147'e karşı 187 oyla bu tarihi kararı aldı. kamuoyu yoklamaları da halkın sadece yüzde otuzunun bu evliliklere karşı olduğunu gösteriyordu. son dakikada toplanan 600.000 imza da yetersiz kaldı ve kanun çıktı. uzun bir süreç böylece noktalandı. aktivistler ve eşcinsellere bağlamalı tabii bunu lakin ne garip yer ispanya. general franco bu dünyadan göçtü göçeli, önce dünyanın en ileri anayasasını yaptılar, ardından eta'yı modası geçmiş eski marşlar söyleyen bir grup hâline dönüştürdüler, şimdi de eşcinsel evliliklere izin veren üçüncü avrupa ülkesi oldular. bazen insan soruyor kendine, müsbiet nasihat ilişkisini. evet haklısınız, hayat ne tuhaf vapurlar filan falan...

Bosch Servisi narlıdere

escinsel evliligine izin veren sanirim cogunlugu katolik ilk ulke olmustur. ab ye alinmalarina sebep guney amerikalilarla ayni dili konusmalaridir. bizi de ayni sebepten musluman ulkelerle iliski kurmak icin almalarini beklemekteyiz. turkleri avrupada en cok seven ulus olma sebepleri ise fakirligi ve uzakligi nedeniyle turklerin istilasina ugramamalaridir. tanisalar bu kadar sevmezlerdi ve ab yolunda desteklemezlerdi eminim gariplerim. ayrica bu sene davis cup i ustuste ikinci kez kazanarak buyuk sukse yapmislardir. teniste ekol ulkedir. Bosch Servisi narlıdere 4 yil yasamisligim olan, vatanımdan sonra avrupada en sevdiğim, tarihi pek çok avrupa ülkesinden daha zengin, yaşam tarzı belki yunanistan'dan sonra bizim memlekete en yakın memleket.. ama cinsel acidan ne yunanistan ne de bizim gibidir, o acidan franco doneminden sonra patlama gecirmiş ulkedir..

8 Ağustos 2012 Çarşamba

İzmir Servis

hazırlık maçları karşılığında talep ettikleri gayet mantıklı olan klüp. sen kalk adamlara de ki "biz sizle hazırlık maçı yapmak istiyoruz, hadi atlayın uçağa, okyanusu aşıp gelin". onlar da gelemeyiz demek yerine kibarca böyle taleplerde bulunurlar işte. adamların bedavaya "ya dur bir antreman düzenimizi bozalım (ya da tatilimizi bölelim) da şunlarla hazırlık maçı yapalım" demesini beklemiyorsunuz heralde. Buca Arçelik Servisi 2 milyon peşin para istemişler hazırlık maçı için. diğer şeyleri saymıyorum doğal olarak; spor salonu, sağlam zemin, first class uçuş, sponsor reklamı, malzeme taşıması için otobüs, 5 yıldızlı otel, özel koruma falan bunlar normal ve olması gereken şeyler. 531 milyon euro'lük dünyanın en prestijli klübünü ayağına çağırıp 2 milyon'a çok diyorsan hiç bulaşmayacaksın bu işlere. lan o uçağın okyanus ortasında düşme ihtimali bile 10 milyon etmesi lazım. Narlıdere Arçelik Servisi 2011-2012 la liga şampiyonu. barcelona'nın osasuna'ya 3-2 yenilmesinden sonra şampiyonluğunu ilan etmiştir. bu saatten sonra şampiyonluğu vermeleri mucize ancak eğer verirlerse yıllar boyu unutulmaz. jose mourinho yönetiminde ispanya ligi şampiyonu olan takım. Çeşme Arçelik Servisi real madrid taraftarı için bu sene öncelikli olan barcelona maçlarında şov yapılması ya da şampiyonlar liginde fırtına gibi esilmesi değil. yıllardır uzak kalınan ve ezeli rakipleri barcelona'nın domine ettiği ispanya ligi şampiyonluğu var. o yüzden bu sene real madrid taraftarı şampiyonluk sevinci yaşamak istiyordu ve yaşamaya başladılar. İzmir Beko Servisi

İzmir Servisleri

sorunu, forvet değil yetenekli orta saha oyuncusu eksikliği olan takımdır. mesut ve ronaldo'ya, oyun kurmaları için gereken destek, geriden verilememektedir. bu eksiklik diğer takımlarla oynanan maçlarda sırıtmazken neredeyse tüm oyuncuları birer top cambazı ve golcü olan barcelona karşısında ortaya kabak gibi çıkıvermektedir. Buca Arçelik Servisi komik bir takım. dünya üzerinde bas parayı çal düdüğü olayının en gelişmiş örneğidir. aksi iddia edilemez. göz var nizam var yani... İzmir Beko Servisi bir de real madrid sempatizanları var en çok onlar komik; ulan bundan en fazla on sene önceki olayları anlatıyor; ergenlik döneminde eneee en iyi bu takım ben bunu tutucam; dediği zamanları anlatıyor- ve en iyisinin bu olduğu için bu takımı tuttuğunu söylüyor. Çeşme Arçelik Servisi yani ergenlik psikolojisiyle tutulmuş bir takımı tutup sonra barca'yı destekleyenlere filan bok atıyorlar. ulan sen sanki yetmişli yıllarda takımı desteklemeye başlamışsın sempati duymuşsun gibi davranmasana hıyar; bırak isteyen istediği takımı tutsun... Narlıdere Arçelik Servisi bugün itibariyle puan farkını 7'ye çıkararak la liga'da şampi... olan takımdır. barcelona'nın küçük maçlardaki umursamazlığı, sakatları ve madrid'in açlığı düşünüldüğünde bir -yon eklemek çok zor olmayacaktır bu unvana.

İzmir Servis Merkezi

bu takımın disiplinini sevmiyorum. amiyane tabirle takım piç dolu. adamlar maça değilde podyuma çıkıyorlar havalarında hele benzema, marcelo, pepe, ramos yok mu çok gözüme batıyorlar * . c.ronaldoyu da koyacam listeye ama adam alternatifsiz diye koyamadım. bence disiplinsiz bu takım barcelonaya çok bilenip yenememeleri de bundan çünkü her maça aynı bakmıyorlar... takımda eksik olan sanılanın aksine forvet değil.tek eksiği o lass eziğinin yerine adam akıllı bir ortasaha.kısa vade için bas parayı al lampardı.ama ondan önemlisi uzun vade için git xavi'nin yarısı kadar adam bul.yarısı diyorum fazla bişey değil. realde, türk filmlerindeki o babasının parasıyla insanları satın alan, parasıyla kötü adamları (pepe) toplayıp iyileri dövdüren fabrikatör oğlunun yavşaklığı bakidir. hiç götünüzü yırtmayın realliler. ne mal olduğunuzu en iyi siz biliyorsunuz. dün oynanan barca maçında ki ruh hali ile göstermiştir ki ispanyol futbolunun psikolojisini hızla bizim ülkemizdeki galatasaray - fenerbahçe rekabeti atmosferine yaklaştıran kulüp. maçta dikkatimi çekti yayıncı tv tartışmalı pozisyonların en hafifini bile defalarca gösteriyor. aynen bizim ülkemiz gibi. çünkü sürekli hakem üstüne baskı uygulanan ve giderek kurumların güvenilirliğini yitirdiği bir spor ortamında en ufak hakem hatası bile mağlubiyetin bahanesi haline getirilir. bir taraf sürekli hakemler üstüne oynamaya başlayınca karşı tarafta bunu yapmaya başlar. artık sürekli bir adaletsizlik aranır her yerde. Buca Arçelik Servisi örneğin şuan ingiltere,almanya ve italya gibi liglerde bu tip tartışmalı pozizsyonlar çok büyük olay olmadığı sürece en fazla bir defa gösterilir gösterilmez. ancak hem el clasicolarda hem bu iki takımın diğer kulüplerle yaptığı maçlardaki tartışmalı pozisyonlar defalarca ekrana getirliyor. çünkü hep birşeylerin altında başka şey olduğuna inananlar aynen bizim ülkemizde olduğu gibi ispanyol futbolunuda ele geçirmiş görünüyor. twitter'da ispanya'da tt'lere bakıyorum spor konusunda aynen buredaki gibi.birbirine laf sokmalar,ezme ve üstünlük kurmaya yönelik tt.. Narlıdere Arçelik Servisi işte bu tam olarak real madrid'in ve mourinho'nun ne olursa olsun başarı ,ne olursa olsun en büyük benim psikolojsinin rekabeti nasıl düşmanlığa çevirdiğinin en açık örneği.bizim ülkemizdekine ne kadar benziyor değil mi? şimdi barca ,real madrid ,mourinho yerine bizim ülkemizde en uygun karşılıkları koyun.hep hakemler suçlu,herkes bize düşman,en büyük biziz,nefret,düşmanlık...ne geliyor akla ? cuk oturdu değil mi ? Çeşme Arçelik Servisi bu rekabet tam bize göre işte.o yüzden bizim ülkemizde bu kadar yakından takip ediliyor.el clasico'da yavaş yavaş yükselen düşmanlık ve öfke çok tanıdık. bizim rekabet anlayışımıza çok uygun. o yüzden deli gibi tutulduk bu rekabete. İzmir Beko Servisi ancak ispanyol futbolu'da yakın zamanda önlemleri almazsa aynen bizim ülkemiz de ki gibi duvara toslayacaktır.belki başka bir şekilde ancak şu haliyle kesinlikle sürdürülebilir değil.

İzmir Bölge Servisleri

bu sezon barcelona'yı yenememesi dışında kusursuz işleyen takımdır. yani kağıt üzerinde böyle dostlarım, darılmaca gücenmece yok. eğer kral kupasında devam edemezse, ki öyle gözüküyor, işte o zaman ilk başarısızlığını yaşamış olur. şampiyonlar liginde coşuyor ve hala devam ediyor, lig'de barcelona makinesinin 5 puan önünde. averaj olarak yine lider. 3 adet gol makineleri mevcut; ronaldo (21), higuain (14), benzema (10). asistlere bakıyoruz di maria (13) ve özil (9) ikilisi liste başı yine. Buca Arçelik Servisi milletin derdi nedir cidden bilmiyorum ama bok atılacak bir durum yokken ağzına sıçmaya niyetli büyük bir kısım. düşünüyorum acaba niye olabilir. mourinho'nun egosu var mesela. tarzın olmayabilir anlarım ama takım başarılı mı? evet başarılı, geçiyoruz. ronaldo var artist. adam istatistik bırakmamış, fiziksel ve mental gelişimin kitabını yazmış. bizim kazım yapsa sktiri çekerim ama bu adam topunu da oynar, karı kızı da götürür. ikisini de hakkını vererek yapıyor helal olsun, geçelim. pepe diye bir adam var ne yazık ki. o takımda hala durabilmesini sağlayan her kimse adam değil. geçen senelerde yere düşürdüğü adamın sırtına tekme savurduğu gün kovacaklardı kulüpten. istediği kadar iyi olsun, kafa kırık. sat şu adamı ve al bir vidiç tarzı adam sırtın yere gelmez. başka çirkeflikte sınır tanımayan adam yok, kimse bana ramos, marcelo demesin. Narlıdere Arçelik Servisi bütün bunların sonucunda bu takımı bu kadar eleştirecek nedenler çıkmıyor gördüğünüz gibi. nedir arkadaş sizin derdiniz o zaman? neler iyi gitmiyor bu takımda da Çeşme Arçelik Servisi eleştiriliyor? eleştirilerin hepsi barcelona ekseninde oluşuyor ve bu hiç şaşırtıcı bir durum değil. ikincilikle yetinmek tabi ki doğru değil ve bu yönde çalışmalar da oluyor. geçen sezon 96 puan toplayan barcelona'nın arkasından 92 puan toplamış takım. bu sezon da aynı düzeyde gidiyor. barcelona çok çok iyi evet ama bu real madrid'i itin götüne sokacak durumda bırakmaz. İzmir Beko Servisi real madrid de iyidir. ikiside süper top oynuyor ve biz ,franco'nun piçleri ve çakma katalan piçleri olarak, zevk alacağımıza sidik yarıştırıyoruz. ikiside süpersonik takımlar izleyelim zevk alalım. bakın real madrid bu kadar iyi olmasaydı bu lig hiç çekilmezdi size söyleyim. o yüzden iki takımı da sevelim, sayalım. biri barcelona sistemini, messi paslaşmalarını sever. diğeri real madrid düzensizliğini, ronaldo azmanını izlemeyi sever. bi rahat durun da zevk alalım.

Bayraklı Beko Servisi

e be dostlarım, insan sormaz mı ulan derdiniz nedir sizin aga? bak barcelona'ya, adamlar kenetlenmeye çalışıyor, takım olmaya, birlik olmaya çalışıyor. takımın başına bile çok büyük deneyimleri olmasa da camia içinden diye guardiola diye bir adam getiriliyor. mümkün mertebe tüm katalan medyası, takım, kulüp hepsi birden "kol kırılır yen içinde kalır" psikolojisiyle hareket ediyorlar. buna uygun olarak eto'o, ronaldinho, ibrahimoviç vs hep bu kulüpten gönderilmiş ve zıpçıktılığın önüne geçilmiş. e sen neden yapamıyorsun real? adamların yakaladıkları başarının çok büyük bölümünün bu psikolojiye bağlı olduğunu göremiyorlar mı kralın adamları? Bayraklı Beko Servisi yanlız laf aramızda barcelona sempatizanıyım. sürekli kazandıklarından da değil, renkleri ve işin diğer taraflarından da sempatik geliyor bana. ama isterim ki real madrid de coşsun büyüsün, rekabet olsun biz de eğlenip coşalım. zaten bizim ligimizde böyle kalite olmadığı için izliyoruz işte mecburen.

Beko Servisi Bayraklı

real madrid ruhuna sahip oyunculari almadigi surece - hala astronomik transfer ucretlerine sahip star oyunculari aldiklari surece, barcelona'ya maglup olmaya devam edecek takim. barcelona, barcelona ruhunu tasiyan gladyatorleri bunyesinde barindirirken; real madrid halen bu ruhtan cok uzak lejyonerlerle birseyler yapmaya calisiyor. Beko Servisi Bayraklı jose moruinho gibi bir teknik direktör ve 1 milyar 451 milyon $ değere sahip olan takım. ancak gel gör ki kağıt üzerinde über görünen şeyler günlük hayat içerisine o kadar verimli yansıyamıyor. evet ezeli rakibin barcelona ile 5 puan farkı oluşmuş, sezon içerisinde birçok başarıya imza atmışsın, ama kimilerine göre hayır başarılı değilsin çünkü iki el classico'da barcelona'ya kaybetmişsin. ama naçizane fikrime göre asıl başarısızlık, takım içerisinde oluşan huzursuzluklar ve gazeteye çıkan çemkirmeler. son haberlere göre mourinho'nun takıma, takımın portekizlilere, portekizlilerin diğerlerine, sonra hepsinin uşağa atlama durumları var.

Beko Servisi Bayraklı

yani arkadaş, benim ilk gençliğimin zizou önderliğindeki o hafif antipatik ama en azından dik başlı takımı hangi ara pepe önderliğinde çirkefliğin, çamura yatmanın şahı oldu, ne ara barcelona'yı rakip değil de canı çıkacısa düşman olarak görmeye başladılar??? Beko Servisi Bayraklı eskiden de pek sevmezdim real madrid'i ama bu hal nedir allah aşkına?!! mourinho, bunu sen yaptı isen allah da seni bildiği gibi yapsın... taraftarı oyuncusundan daha aklıbaşında bir hale getirdiler koca takımı, yazık... not: bu durum real madrid'in başarısından bağımsız bir durum. zizou varken de başarılıydı bu takım, yenerdi yenilirdi ama artık 10 el clasico'da normalleşen çirkeflik yoktu o zaman... kalkıp da "morinyo eleştirilemez, o dünyanın en iyisi" filan demeyin. takımın puan durumunu değil yaydığı havayı konuşuyoruz. oysa ne sevinmiş, ne kadar sempati duymuştum çinde 100 çocukla maç yaptıklarında... yazık, maskara ettiniz koca takımı...

Beko Servisi Bayraklı

bu dönem biraz barcelona'nın gölgesinde kalan takım. ancak real madrid bu dönemi atlatacaktır. bence sorun mourinho takımın başındayken mi bunu başaracaklar, yoksa başka bir teknik direktörle mi başaracaklar? bunun kararı sezon sonu verilir. lig veya avrupa'da yine barcelona üstün olursa seneye mourinho realin başında kalmaz. Beko Servisi Bayraklı ibrahimoviç veya dzeko gibi yüksek top hakimiyeti ve vuruşları belli bir standartın üstünde olan forvet lazım. bu olunca messisporlular biraz seslerini keser. realli oyuncular çirkef, barcelonalılar efendi gibi yazıları okuyunca insan neresiyle güleceğini bilemiyor. en çok sevdikleri messi bile hakemi aldatıp, penaltı aldırmanın derdinde olan karakterli bir isim. diğerlerinin de pek farkı yok. her sert harekette yüzlerini tutarak, parmak aralarından hakemin pozisyonu görüp görmediği anlamakla geçiyor.

Siemens Servisi Çeşme

barcelona'ya yenilince herkes bok atma yarisina girmis kadrosuna... eh barcelona artik ligde sampiyon olamayinca artik bu takimi yendiginde sevinebilecek bu yildan sonra... fenerbahce'nin galatasaray galibiyetine bel baglamasi gibi iste. istemsiz bir şekilde dün akşam maçı arkadaşla izlerken bir açıdan galatasaray'a benzettiğimiz takım. Siemens Servisi Çeşme bir tarafta ne yaparsa yapsın hem içerde, hem dışarda barcelona'yı yenemeyen, ama kral kupası finalinde zar zor yenebilen real madrid; bir tarafta da yıllardır dışarda fenerbahçe'yi yenemeyen, ama birkaç sene önce türkiye kupası finalinde fenerbahçe'nin eline veren galatasaray. neyse. benzerlikler bu sene biraz daha değişecek orası kesin. not: arkadaşım da ben de galatasaraylıyız.

Beko Servisi Çeşme

iddia nin el clasicolarda handikap vermesi gereken takim. gelecegin futbolunu oynayan,futbolu yeniden yazan rakibin var.gayet saglam bir kadron var ve sahada ne izliyoruz adaletsiz ve korkak hakemlere ragmen.cercop mal morinyo futbolu. Beko Servisi Çeşme en cok casillasa uzuluyorum yanlis takimda olmasi nedeniyle kacirdigi onca basari. yalniz bu takim cok sisti ipuclari detaylarda gizli ,morinyo kalkamaz bunun altindan yakinda patlarlar kanimca

Arçelik Servisi Çeşme

kral kupası finalinde aldıkları son yılların tek el clasico galibiyeti mourinho nun gözünü boyadı.. o galibiyetten sonra ne marjinal bir değişiklik yaptı ne köklü bir değişiklik yaptı.. sonuçlar da otomatiğe bağladı tabi.. Arçelik Servisi Çeşme denemekten korkmayacaksın mourinho cum.. imkan var, destek var, e daha ne diye papaza her zaman pilav yediriyorsun ?..1-0 öne geçip akabinde tüm kontrolü ele alan barca'yı izlemeye başladılar, sanslarına ilk yarı istedileri gibi tamamlandı. 2 nci yarı ise son real barca maçlarında artık sıklıkla görülen maçın tek hakimi katalanlar filmi yeniden vizyona girdi. real 2 yıldır işin bu kısmına hiç calismiyor ve herkesin beklediği barcelona zaferi bir yerde onları yine kıskıvrak yakalıyor. mourinho herkesin açıkça gördüğü el clasico gerçeklerini görmezden gelip kaybetmeye devam ediyor.

Bosch Servisi Balçova

"futbol bransindaki her barcelona macina atesli, istekli, harala gurele baslamak yerine farkli bir taktik izleseler ne olur acaba?" diye beni meraktan uyutmayan kulup. cek bakalim pepe'yi, lass'i kenara. basla soyle top yapan adamlarla, maci dusuk tempoda 0-0'a kilitlemeye calis. sonra barcelonali oyuncular yoruldukca (eger yorulabiliyorlarsa o varliklar) koy deli oglanlari, oyunu hizlandir. bakalim ne oluyor? Bosch Servisi Balçova hayir, o taktikle macin yirminci dakikasinda barca 5-0'i bulur derseniz, e obur turlu de farkli olmuyor ki? derim ve hakli olurum.

7 Ağustos 2012 Salı

Siemens Servisi Çeşme

oynadığı futbolla bana zevk ver(e)meyen ispanyol ya da uzay takımıdır. abi ben maçtan heyacan bekleyen bir adamım. kendime göre bir taraf seçer ve yabancı maçları öyle izlerim. böyle maç izleyen biri için barça maçları külliyen zaman ziyanlığıdır. bir kere sonuç çok çok yüksek oranda belli olduğu için heyecan sıfırdır. ayrıca maçlarında şut da çekilmiyor. varsa yoksa pas. ben bir sevilla maçını izledim . Siemens Servisi Çeşme allah sizi inandırsın , sevilla'nın içler acısı hali , ispanya'da halkı isyanın eşiğine getirmişti . yani (alves'in eski takımı olduğu için olsa gerek) alves de olmasa sevilla topa sadece başlama vurusları sayesinde dokunabilecekti . abi gına geliyor ama. kusacak gibi oluyorum. rakip takım çekerse bir kaç tane şut şanslısınızdır. he işte. işin bir de bu yönü var , rakip takım!!! eğer rakibi tutuyorsanız durum daha vahim bir hal alır. zaten onlar barca ceza sahasını görse , siz gol olmus gibi seviniyorsunuz. ben yedim o naneyi bir kere. benim tuttuğum takım bes dakika topa dokunmadı . "ha aldı , ha alacak" diye sıkıntı yapmaktan karnıma ağrılar girdi. insan haklarına aykırı oynadıkları futbol. yazık günah ulan. rakip takımın oyuncularının da bir hayatı var. eşleri , belki çocukları var. adam eve gidince karısının yüzüne nasıl bakacak? çocuğu 'baba , maçta nasıl oynadın?' diye sorunca , adam ne cevap verecek . 'biz topa dokunmadık valla , hep barca oynadı' mı diyecek? ayıptır ya. ben barca gollerini hep internetten izledim mesela. şaka gibi ya. 30 dakika izliyorum maçı ve 'bu adamlar pas yapmaktan gol atamaz nasılsa' deyip diğer kanallara bakıyorum. sonra bir dönüyorum maça , barça ilk golu atmıs o arada. gol de gol ama. messi 10 kişi arasından çıkmıs falan. jeneriklik yani. sonra kızıp kendime devam ediyorum maçı izlemeye. devre oluyor. siz dalıyorsunuz başka seylere. bir daha aklınıza geliyor barça. bir de bakıyorsunuz ki!! ... dakika 70 , 4-0 ... barça'ya analı bacılı sövüp tekrar devam ediyorum maçı izlemeye. eğer o gün şanslı günümse 5. golü görüyorum , ya da öyle bir kaç düzine pas daha izliyorum işte. ha bunlar benim gibi real severler için geçerli. eğer ki barca taraftarı iseniz , maçlarında orgazm olmanız kaçınılmazdır.

Beko Servisi Balçova

yoğun geçen bir haftanın sonunda bu takımın maçını izlemek, çimen üzerinde çıplak ayakla yürümenin verdiği hissi yaratıyor. vücuttaki negatif elektrik toprağa doğru süzülürken, yüzdeki o aptal sırıtmayla hayata daha pozitif bakabiliyor insan. hatta öyle bir takım ki bu takım, bana haşmet babaoğlu tadında entry girdirebiliyormuş, vay be... Beko Servisi Balçova bunların oynadığı futbolu amatöre karşı fifa 11 de bile oynayamıyorum. fifa'nın karar alıp bu takımı dağıtması lazım xavi almanya ligine, iniesta katar'a, messi'yi erken emekli etmeleri lazım. yoksa başka türlü hiçbir maçtan zevk almanın imkanı yok.

Beko Servisi Çiğli

bu takımda başta messi-iniesta-xavi üçlüsü olmak üzere hiçbir futbolcunun karşı takımdaki oyunculara saygısı yoktur. kalecileri şebeğe çevirmek bunlarda, ezeli rakiplerine 5 çekmek bunlarda, maç başlar başlamaz gol atıp karşı takımın bütün hevesini yok etmek bunlarda, paslaşmalarla rakibin başını döndürmek bunlarda... Beko Servisi Çiğli kardeşim nihayetinde karşınızdakiler de meslektaşınız. biraz empati, biraz saygı,lütfen ama. ayağa pas çılgınlığının suyunu çıkardılar artık. kornerlerin bile çoğunu geriye oynayıp defalarca paslaştıktan sonra sete set hücum etmeye çalışıyorlar. manyak mısınız siz, hadi birinci ikinci pası yaptın yapsana ortanı ceza sahasına. neden standart türk futbolseverinin temel prensipleriyle oynuyorsunuz ? o arif'in gol attığı ingiliz takımından geri gelen çocuk var, hani o uzun, sakallı, çocuğun hayatı kaydı her korner gelip bir orta bile göremeden geri dönmekten. forrest gump'a döndü çocuk. run pique run! korner bu, bir bilemedin iki paslaşır sonra yaparsın ortanı ki bir xavi bir iniesta olmayanlar da arada topla oynasın. mamafih, bu dönemde savunma oyuncusu olarak yer almanın gayet can sıkıcı olabileceği takım.

Beko Servisi İzmir

bu oyunu güzelleştiren en önemli şeylerden biri bol ve akıllı pas ise, bir takım başarılı pas sayısında en yakın rakibine neredeyse fiorentinanın 90 dakika boyunca yapıtığı başarılı pas sayısı kadar fark atıyorsa, bu istatistikleri la liganın yanında kaybettiği inter finali son dakikada kurtardığı chelsea maçlarında da çıkarabiliyorsa, bizim takımlarımız sürünürken elin kazandığı kupalardan bize giren çıkan yoksa, yerim kupasını en iyi takım odur. yense de odur yenilse de odur. en azından başkası daha iyisini yapana kadar... Beko Servisi İzmir kendilerini yenmenin sert futbol, bacak kirmadan gectigini zannedenlere real madrid macinda, isterseler rakibi topa 5 metre yaklastirmadiklarini gösteren (premier ligde telepati yoluyla uzaktan adam sakatlayan futbolcu varsa ben görmedim) ve arsenal ile oynayacagi sampiyonlar ligi macinda tekrar gösterecek takim.

Bosch Servisi Çeşme

takımın sevilmemesinin başlıca sebebi, bir takım olarak değil, milyonlar harcayıp yıldız futbolcular toplayarak maç kazanmaya çalışmaları, bu şekilde maç kazanmanın kolay olmadığını görüp futbolu çirkinleştirerek (fauller, çirkeflikler, hakeme Bosch Servisi Çeşme baskılar) başarı elde etmek istemeleri, bu çirkinleştirme işi için de hiç çekinmeden dünya çapında futbolu çirkinleştirmenin ustası olarak tanınan, futbol düşmanı bir adamı takımın başına getirmeleridir.

Beko Servisi Çeşme

kraldan çok veya azlığı tartışmaya açık olmakla beraber, kralcı takımdır ve dahi franco'nun takımıdır. bu sebeple genellikle katalan sempatizanları ve sol görüşlü kimseler tarafından sevilmez. özel olarak barcelona ve atletico derbilerini siyasi ve dikenüstü kılan bu özelliğidir. Beko Servisi Çeşme şimdi biz bu takıma niye sürekli bok atıyoruz açıklayayım. bugün 21 eylül 2011 valencia barcelona maçında barcelona'nın yaptığı faul sayısı 4. 21 eylül 2011 racing santander real madrid maçında real madrid kaç faul yaptı? 19. racing santander lan? racing santander! bok atmak icin kimilerinin oynadigi maclardaki ofsayt sayisinin, korner sayisinin, faul sayisinin, sari kart sayisinin, kirmizi kart sayisinin vs. ceteresini tuttugu ve morun cok yakistigi kralin takimi...

Arçelik Servisi Çeşme

mario goetze'nin kaptanligi devralmasi ise yaramis gorunuyor. bu sene sergio ramos da teknik direktorluge iyice isinmis. takimin tecrubeli oyunculari nuri ve mesut milli takimi biraktiklarini acikladilar bu hafta ici. yeni transferi david beckham takımdaki en sevilen ikinci ingiliz olacak gibi duruyor. (bkz: steve mcmanaman) Arçelik Servisi Çeşme umarız başarılı olur da kendisi için konuşulanlara da nokta koymuş olur. yok efendim neymişi forma sattırmak için alınmış, yok neymiş takımın imajı için alınmış. çık ve onlara gerçek 7 numaranın kim olduğunu göster dostum! not: bu arada beckham'ın giyeceği forma numarası da belli olmuş. 7 değil 23 numarayı giyecekmiş

Beko Servisi Güzelbahçe

2010-2011 sezonunun son 4-5 haftasında şampiyonluğu kaybetmesine rağmen, düzenli 11'i ile maçlara çıkan, ve son barcelona ile evinde 1-1 kalıp şampiyonluğu matematiksel olarak kaybetmese de de büyük ölçüde kaybettiği maçtan sonra çıkılan 6 maçta 29 gol atarak ligde barcelona'dan daha fazla gol atan takım. ligin son haftasında küme düşmüş almeria'ya 8 gol atacak kadroyu sahaya sürmek pek de normal olmasa gerek. ne kadar kötü futbol oynattığını geçen sene barcelona maçlarında bütün dünya gördü zaten. sorun çok gol atmaksa daum'lu fenerbahçe de 90 gol atıyordu ama daum'un oynattığı futbolu kimse beğenmiyordu. Beko Servisi Güzelbahçe 2 sezondur işleri yolunda gitmeyen takım. artık vicente del bosque ile yollarını ayırmaları gerekmektedir. bu arada fernando hierro'nun sezon sonu futbolu bırakacağını açıklamasıyla gelecek yıldan itibaren raul gonzales'in kaptanlığı devralacağını tahmin ediyorum.

Beko Servisi Bornova

2000'li yıllarda oynadığı hırslı futbolu,şimdiki futbolcularında göremediğim takımdır.raul,zidane,carlos,mcmanaman gibi futbol oynamak için yanıp tutuşan oyuncular yerlerini sözleşmedeki rakamlara göre oynayan,robotlaşmış oyunculara bıraktılar.üstüne üstlük madrid yönetimi bu oyuncular kadar agresif,kendini beğenmiş bir hoca getirince iş çığırından çıkmış oldu.unutulmamalıdır ki bir takımı parayla alınan oyuncular değil altyapıdan yetişmiş, "taraftar" dediğimiz oyuncular sahiplenir. cenabet. Beko Servisi Bornova barça'nın bu kadar boktan başladığı sezonda(evet, içerde milan'la, dışarda sociedad'la 2-2 berabere kalmak kötü barça için) daha 5 hafta dolmadan yeniden geriye düşmeyi başardılar. gerçekten ayakta alkışlamak lazım. derbilerin şampiyonu belirlediği bir ortamda levante'ye nasıl kaybedilir lan? tamam bu futbol, bir şey dediğimiz yok da o kadar los galacticossun, barça'dan aşağı kalır yanım yok diyorsun, yaptığın işe bak eşşoleşşek. e şimdi bir daha babayı puan kaybeder barça. hadi bi' de nou camp'ta verseler elinize, gitti işte şampiyonluk. olm azcık akıllı olun ya. madem ikinizin arasında geçecek şampiyonluk yarışı, bir sike benzesin. bari 30 hafta sonunda 84 puanla zirvede yer alın, bir şeyler yapın ne bileyim. ayrıca muhtemelen 3. haftayı sevilla, valencia, betis gibi takımların gerisinde tamamlayacaksınız. pü sikeyim sizi.

6 Ağustos 2012 Pazartesi

Siemens Servisi Çeşme

dizinin yapımcılarına bı önerim var eğer buraları okuyorlarsa, ben diziyi normal saatinde izleyemiyorum saat farkından dolayı, ha oldu da saatini denk getirdim, illa real time izleyecem dersem startv'nin sitesindeki iğrenç kaliteyle izlemek zorundayım. hal böyle olunca muhtelif sitelerde misler gibi full hd izlemek çok daha mantıklı oluyor. Siemens Servisi Çeşme behzat ç'yi internetten takip eden kesimin yüksekliği zaten daha önce defalarca gündeme geldi. bu durumda dizi kendine ait bir sitede, dizi televizyonda yayınlandıktan sonra, hd ve reklamsız olarak bölümleri yayınlayabilir. buna sezonluk üye olmak için de cüzi bi ücret talep eder. vermezsem orospu çocuğuyum ki, eminim ki birçok insan da vermekten gocunmayacaktır. hatta bu bölümler sansürsüz olursa ücret çok cüzi olmasa bile ödemeyi düşünürüm. bu reklamsız ve hd bölümleri hali hazırda internette bulmak çok kolay zaten, o yüzden normal izlenme oranlarını azaltıp da kanalla bir problem çıkaracağını düşünmüyorum. mesele, hali hazırda diziyi televizyondan izlemeyen kesime korsan izlemek ya da dizi ekibine maddi katkı sağlayacak bir şekilde izlemek konusunda bir seçim şansı vermek. bu arada hala -sansürsüz- ilk sezon dvd'lerinin çıkmamış olmasını kınıyorum.

Bosch Servisi Çeşme

çok dolu bi bölümdü. hangisinden bahsetsem bilemiyorum. behzat bu bölüm daha normaldi. en azından daha az manyaktı. ta ki, şule'nin kafasına silah dayayan hırbonun üzerine yürüyene kadar. bunu da şule'den kurtulmak istediği için mi, yoksa adamın vurmayacağını bildiği için mi yaptığını bilmiyoruz. yakın zamanda da öğrenir miyiz bilemem. ama gene behzat'ı memduh başgan'a atarlanırken görmek güzeldi. tıpkı eski günler gibi. :kalp Bosch Servisi Çeşme memduh başgan ne önemliymiş lan. dirilince bi hassiktir çektim. şaşkın ve mutlu bir hassiktir oldu. geçen sezon çok eğlenerek izliyordum kendisini. ercü'ye küfürlerini zevkle takip ediyor ve başarılarının devamını diliyordum. lakin tam umudu kestiğimiz anda ortaya çıkışıyla dizinin mühim dinamiklerinden biri olduğunu anladık. çok güzel küfür ediyor lan! neyse, daha çok memduh başgan olsun. ağacı kökünden ercüment çözer'in anasını götünden siksin. ampır ampır'la başlayan, hayatımıza yeni tabirler katma işlemine tam gaz devam ediyon başgan. hayatımda hiçbir küfre bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum. ahmet uğurlu çok sağlam bir şekilde diziye daldı. torunuyla olan derun muhabbeti zihnimde behzat'ın yaşlı hali de böyle olur lan, düşüncesini uyandırmadı değil. behzat, mutlu ve torunlu bi adam olursa aziz başkomiser gibi olur bence. neyse. aziz başkomiser hakkında şu an ortalıklarda dolanan 3 teori var: 1. aziz, seri manyak. yani, bir adet sağlam psikopatımız oldu. tıpkı ecnebi olanlar gibi. mizah yeteneği kuvvetli psikopat. 2. yakaladığı adamın doğru adam olduğunu iddia etmek üzere parmağını kesti. 3. yakaladığı adamın yanlış kişi olması, yani masum bir adamın 15 senesini çalmış olmasının cezasını kendi parmağını keserek ödedi. hepsi teori işte. ne diyecen? ben kararsızım hacı.

Beko Servisi Çeşme

aziz başkomser sanırım çözemediği parmak kesen seri katil mevzusunda, ekibin kontrolünü ele almak için parmağını kesiverdi. sonrasında ne yapacak bilemiyorum ama. çünkü başka tahminlerde ahmet uğurlu'nun devamlılığı olası gelmiyor. o parmak kesilmiş ve aziz başkomser katil ise ahmet uğurlu bir iki bölüm gider anca. ama mevzu dallanıp budaklanırsa aziz başkomser on bölüm çıkarır. ki çıkarsın. çıkarmalı... adam iyi beyler. Beko Servisi Çeşme aziz'in "saat 10'dan önce gelemem, maç var" sözünü, yeni sezonda değişen yayın saatiyle gelen "behzat ç. neden saat 10'da başlıyor" sorusuna cevap olarak verildiğini düşündüğüm dizi. süper lig maçlarıyla dizi arasında seçim yapmak istemeyen izleyicileri diziye çekmek için saat 10'da başlamaktadır. bence yerinde bir davranıştır. bir de şu varmış, ben yazarken gözden kaçırmışım: (limon çiçeği kolonyası'na teşekkürler) "'10 da gelmeyince gelmiceksin sandik' dediler de 'olur mu, saat benim saatime gore 10' dedi ya, o da iki haftadir 10 diyip 10 a 10 kala baslamasina gonderme olabilir."

Arçelik Servisi Balçova

aziz kendi parmağını suçsuz adamı hapse attığı için kestiyse neden eldiven giydi eline? adam deli nasıl olsa. niye kestin deselerdi '' kendi kendime ceza kestim'' derdi ve kimse yadırgamazdı hem de asıl katili yakalamak için büroya dönerdi. ama parmak izi bırakmamak için deri eldiven giymesi garip, ayrıca aynı eldiveni katilde giyiyordu galiba. he aziz katilse eğer çok klasik bir senaryo olacak, keşke olmasa daha farklı zekice bir olay olsa. şimdi, behzat amirim iki kız arasında piskopata bağladı eyvallah ama berna'yı şule'nin öldürdüğüne inanıyor mu kendisi acaba gerçekten? ben hala inanmıyorum. bir bit yeniği var diyorum. Arçelik Servisi Balçova şule'nin kriz geçirmeleri on numaraydı. ilk dolapta ve sonra patetik arşivci silahı kafasına dayadığında behzat çıkageldiğinde. kızcağız babasını cidden seviyor da, ağır bir bunalım geçiriyor gibi oynuyor vallahi. şevket ç, sen deli misin, ne demeye bir başına gittin o manyağın evine? polis misin nesin sen? behzata niye haber etmedin? ya psikiyatrist funda, sen nereden öğrendin o evin yerini? sen dedektif misin psikiyatrist mı? eda ve harun'un kıvama geleceğini düşünüyorum ilerledikçe bölümler. ve hele hele harun'un bir dana olarak babasına ağlaması ve sarılmaları beni bitirdi. "anlatsam anlarsın da anlatamıyorum ki!" diye ünlemesi filan, çok iyiydi. hayalet ve akbabanın ev arkadaşlıkları gittikçe karı koca ilişkisine / yurt arkadaşlığına dönüyor. kıvama geldiler bunlar. cevdet bu bölüm parladı, cinayet bürodan cevdet! yavaş yavaş o da sıyrılacak gibi geri plandan ileri doğru. ve bittabi aziz başkomser, ahmet uğurlu yine şahane performansı ile göz dolduran kafayı sıyırmış, çizik emekli polis olarak arz-ı endam ederek bizi mutlu etmiştir. ve, ve, ve memduh başgan. ampır ampır konuşan behzat ç'yi bir alay küfürle sepetleyen en mükemmel gerçek kötü. hoş geldin sefa geldin azizim! her daim güldüren doğal kötü, küfürbaz, düzenbaz ahlaksız halinle, hoş geldin...

Güzelbahçe Arçelik Servisi

psikolog şevket'i find my iphone ile bulamamıştır zira şevket abi galaxy kullanıyor iphone kullanmıyor. ama nasıl buldu sorusuna bir flashback ile çözüm yapılacaktır. misal gelmeden önce buraya geleceğini söylemiş olabilir şevket abimiz psikolog'a ya da harbiden psikolog ercü'nün adamı çıkabilir ki birden samimi olmaları bana onu gösteriyor. Güzelbahçe Arçelik Servisi ayrıca 41. bölümle ilgili eda'nin behzat ve tahsin müdüre çay getirip çaylardan birisini ben alırım diyen akbaba'ya verip diğerini sesini çıkartmadan harun'a vermesi çok ince ve çok güzel bir detaydi. sanırım eda'nin harun'a karşı buzları yavaş yavaş çözülüyor. bu arada 41. bölümde olay yeri selim'i görmememiz çok güzeldi ve yine savcı esra'nın behzat'i öpmesi için yaklaş yaklaş deyip yanağından öpmesi çok samimiydi. son olarak memduh başgan, savci ve behzat'in araç içindeki muhabbetleri de bana kahkaha attirdi. - savci: silah dayayarak mı davet ettiniz? - başgan: yo yo yo size dayamadim, behzat'a dayadim. malum arkadaşa pek güven olmuyor? başgan adamina dönerek: dayamadin di mi lan savcı hanıma? başganın adamı: dayamadim başganım. başgan: bak dayamamış ekleme: ben bu şule ve şevket'i kaçıran elemani açıkcası ilk başta ercü'nün ya da başgan'ın adamı sandım ama ters köşeye yatırdılar beni

Çiğli Arçelik Servisi

tamam! iyi güzel, hoş bir dizi lakin biraz daha abanmalarını arzuluyorum. şöyle arka planlara serpiştirilmiş gizli politik göndermeler falan olsa... böyle bir okul mesela, önünde atatürk büstü ama atatürk atatürk gibi değil sanki erdoğan ya da gülen veya tavla oynarken gelen 7-7 zar vs. güzel olur güzel, siz bunu bir düşünün. Çiğli Arçelik Servisi memduh başgan'ın, amirle savcıyı çocuğu azarlıyormuş gibi posta koyması gerçekten çok iyiydi. ulan ben size son dönemin en önemli belgelerini veriyorum sizin karşımda yaptığınız hareketlere bak. siktirin gidin lan size belge melge yok. siktirin gidin. aziz başkomiser'de bir numaralar var. o herif pek sağlam ayakkabı gibi görünmedi. tamam çok piskopat, behzat reyizle kıyaslanır ama sanki kendi ruhsal sorunları yüzünden işlediği 6 cinayeti suçsuz bir adamın üstüne yıkmış gibi geldi bana. yani asıl cinayetleri o işlemiş gibi. kendi parmağını kesmesi de tahminlerimi kuvvetlendirdi. harun dün resmen hollywood ayarında rol kesti. çok iyiydi. hayalet biraz geri planda kaldı. akbabuş ise yine aynı akbabuş.

4 Ağustos 2012 Cumartesi

Siemens Servisi Balçova

real takisi "ikinci kez" 1943 yilinda franco tarafindan tekrar takimin önüne eklemlenmistir. ayni zamanda kraliyet taci da ayni sekilde franco tarafindan ayni yil icerisinde, kral alfonso'nun ülke disina kacmasi sirasinda logoya yerlestirilmis. "alakasi yoktur, sudur, budur " gibi bilgi girmeden önce iki kez bakmak, ayar sevdasina mantiktan kopmamak madridli olmanin en önemli kosullarindan birisidir. ne de olsa böyle basarili bir klup ile özdeslesme fikri, dünyanin en cok kupa kaldiran ve en büyügü olarak anilan klube gönül verme güzelliginin de bir parcasi olmasi gerekir. misal franco, engelledigi ispanya-rusya maci sonrasi ispanya'da ve tüm dünyada alay konusu olmus iken bir sonraki sampiyonayi ispanya'da yaptirarak gönül almis, üstelik finalinde de ispanya rusya'yi yenerek sampiyon olmustur. Siemens Servisi Balçova girilen her bilgiyi madrid'in tek kusuru franco ve yildiz transferleri olarak görüp "ayar" amacli algilayip yanlis bilgi ile düzeltme islemine girmeden önce; iki, üc dört kere düsünmekte fayda vardir. futbol ile az biraz ucundan ilgilenen degil bizler,annanem'e sorsak o dahi real madrid'in futbol dünyasi adina ne olduguna dair iki kelam edebilir, galatasaray madrid'den büyük bir kluptür ninecim dedigim anda beni tersler, "hadi len ordan koca real madrid o" der.. o dedigim hayatinda iki mac izlememis kadindir, ve onun bildigini buradakilerden esirgeyip "figo,bekim,ronaldo, zidan, sancez oleeeeeeeeeeeeeeeeeesy" gibi cosmadan önce tartisilan konunun figoronaldobekim oldugu gibi, real madrid'in son bes yildir kimliksizlesen absürd yapisi oldugunu, sürekli transfer yapan ve bir sistemden ziyade maddiyata dayali sov ile futbolu cirkinlestirmesi olabilecegini de hesaba katmalisiniz.

Siemens Servisi Güzelbahçe

türk halkı mazlumun yanındadır her daim. bu takımın güzel memleketimde sevilmemesinin en önemli sebebi budur. real madrid dediğin futbol camiasının gelmiş geçmiş en taşşaklı takımıdır. "biz istedikten sonra alamayacağımız oyuncu yok" mısrasını gerçek hayata taşımıştır. borç yüz milyonlu birimlere ulaşır. ertesi gün antreman sahası satılır, borç kapandığı gibi bir o kadar da kâra geçilir. merchandising desen olaya son noktayı koymuş. aya tekrar insanlı sefer düzenlense giden astronotlar amerikan bayrağının yerinde real madrid store bulabilir. bu sebeple sevimsiz bir takımdır real madrid. transfer teklifi gelse gözümü kırpmadan geri çevirir üstüne birde suratlarına tükürürüm. ömürlük imzayı atmışım zaten vicente calderon'da. Siemens Servisi Güzelbahçe başına eklenen real takısının tarihi 1920'li yıllardır ve franco ile alakası yoktur. 1960'larda eklenen olsa olsa real madrid takıntısıdır, ne de olsa ispanya'da 10 senede 8 şampiyonluk, arka arkaya 5 şampiyon kulüpler kupası, ve 15 sene civarında bernabeu'da yenilgi yüzü görmemek ve bunların akabinde engellenemeyen korkunc büyüme, tanınma, ve güçlenme rakiplerde can sıkıntısı yaratmıştır. topragın bol olsun puskaş, allah uzun ömürler versin alfredo di stefano, ayagına saglık hugo sanchez, seninle büyüdük butregeneo, unutulmaz resitalin için sonsuz teşekkürler zinedine zidane, hep böyle kal raul gonzalez blanco..

Siemens Servisi Çiğli

josep nunez i ak sakalli dede zanneden, futbolun icinde zaten az biraz tarihten gelen kuluplerin politik gecmisinden oturu de yesil sahada siyaset yapan tatli su guzellerimin futbol disi sebeplerle dayandiklari, sevmedikleri icin ayrica memnun oldugum beyaz simseklerim. hayir kimsenin begenisini yonlendirmek, tercihlerini anlamlandirmak gibi bir hak ve istegim olmamakla beraber, sampiyonlugunun ertesinde "zaten franco nun takimi, hem buyuk paralarla transfer yapiyor" demek de bana hic yapici gelmiyo. Siemens Servisi Çiğli "ben aksiyon manyagi adamim arkadas, takimim 3 yesin 4 atsin" dersin, "ingiliz kurmus olsa da adamlar katalan yahu, ninemin topragi buralar" dersin, "adam* hem eliyle gol atiyo, hem de haftaya rakibimizin rakibine tesvik primi verelim diyo, hem de daha 20 leri civarinda" dersin, "10 kadar resmi sponsoru olsa da adamlar forma reklami almiyolar berkcan, resmen azimle futbol oynuyorlar yillardir para falan mafis adamlarda" dersin tutarsin, veya en olmasi gerektigi gibi babanin bi kenarinda yesili susleyen melekleri izlerken cocuk kalbinle secivermissindir bir adami veya bir takimi ole gider, ama neyse... ruya gibi bir sezon bitiminin ardindan en favori olarak basladigi bir sezonda, oyuncularina rahat batmis, her ne haltsa sezonun en kritik haftalarina girerken gecen sezonu gol makinesi gibi gecirmis ancak takim arkadaslariyla problemli bir oyuncunun yerine, butun sezonu kayiplarda gecirmis baska bir takim futbolcusunun transfer soylentilerini sungerlememis ve son hafta ikramlariyla kupa kaldirmamamis bir kulubun*, ki akli basinda her oyuncusu ve lama ruhlu teknik direktoru bile hatanin kendilerinde oldugunu kabullenmisken cemkirilen bir kuluptur real madrid. sozuk kisasi, "franco cok destekledi bu takimi arkadas ben barcelonaliyim" diyen josep nunez in barca ya baskan olus sekline, barca nin onun baskanligi donemindeki gelisme hizina ve uluslararasi basarilarina, transferin rekabet ortaminda parayla yapildigi bir ortamda "cok yuksek bonservis ucretleri oduyorlar" diyen de maradona ya odenen bonservise bi bakiversin

Siemens Servisi Bayraklı

bu takimi tutan insanlarin yüzde doksani dünya kupasinda brezilyayi tutarlar ve her daim kazanirlar. futbolcu olsam en son transfer olmak isteyecegim klup, her ülkeden on bes takim tutsam yine de taraftari olamayacak kadar sevmedigim, irrite edici bir klup. Siemens Servisi Bayraklı futboldan cok gücü konusuluyor. kazara takim kötü gitse, on bes tane yildiz alip yeniden ve yine yeniden kadro kuracak kadar parasi olan ve bu yüzden de futbolun degil gücün konusuldugu arenada bir numara olan. keza barca sikip atmistir son üc-dört sezondur. franco gibi yakistirma, en azindan bir "kimlik" kazandirdigi ölcüde iyiydi. eskiden bir düsman vardi, bir kimlik. simdi ne idügü belirsiz transfer politikalariyla "parayla futbolcu transfer etme gücü"nün disinda hicbir sekilde adi sani anilmamasi gereken klup. biraz raul, biraz da casillas, madrid diye bir takimin on birini saymaya baslayan veletler icin yardimci argumanlardir. yoksa 120 yillik madrid fani olsaniz kadroyu akilda tutmak icin her gün calismaniz gerekecektir. sistemi, kimligi,kadrosu her sene sil bastan olan, cani sikilan zenginlerin futbola müdahalesi. ha bak eskiden boyle degildi, son bes yildir bana göre battikca batan bir kluptür.

Siemens Servisi Narlıdere

dün aldıgı 30. sampiyonluktan sonra ögreniyoruz ki fasist kralın takımı, magrur savascı halkın temsilcisi barca'yı ne yapsa etse gecemeyecek. arkadas fc barcelona her zaman fc barcelona'dır dünyanın en büyük 3-4 kulübünden biridir, sevmek desteklemekte oldukça dogaldır, ama bazı arkadaslar hala franco'da yok faşistlikte. o zaman inceleyin Siemens Servisi Narlıdere dünyanın bütün liglerini bakın hangi takım dönem dönem mevcut iktidar ile ya da başka çıkar grupları ile yakınlasmamıs bunlardan etkilenmemiş, yok neymiş tribünde japonlar varmış şu varmış bu varmış, barca tribünlerinde tek tip prototip insan oturuyor cünkü, ayrıca neymiş halkın takımıymıs barca katalanların ruhuymus, madrid para takımıymıs, arkadas ronaldınho, eto'o, messi, thuram, zambrotta, deco hepsi parasız geldi di mi bu takıma hepsi katalanlar ve alt yapıdan cıktılar, barca futbol endüstrisinde parayı tamamen 2. plana atmış durumda degil mi, silahsızlanmya, eşitliğe, halkların kardesliğine, daha temiz bir dünyaya vermiş durumda kendini. ah ahh allah kahretsin bu faşist madrid'i canım, eşşek ulan destekleyen bunları, faşistler sizi.

Siemens Servisi Konak

40 yil once fa$istler destekledi diye $imdi tutmamamiz gereken takimmi$ bu.. evet zaten futbol izleyicisinin yapmasi gerekenler: tum takimlarin kuruldugu gunden bu yana tarihlerini incelemek, yolsuzluklarini, politik goru$lerini, antidemokratik ve koktendinci hareketlerini fark etmek, toplamak ve en sosyal, en laik ve cevik takimi desteklemektir. Siemens Servisi Konak ne franco'su ne fa$izmi yahu? franco mu kaldi bu devirde? ayni donemde naziler var diye hicbir alman takimini da desteklemeyin oyleyse? hele ki alman milli takimini!?

Siemens Servisi Gaziemir

hakkinda yaratilan türk sevgi seline, attiklari 2. golde sokaktan gelen gol seslerine anlam veremedigim takim.. millette ne kadar cok fasist takim sevgisi varmis yahu.. ne kadar cok real madrid taraftari varmis ülkede.. bugün kasimpasa sporun iktidar destekli 1. lig e cikmasina burun kiviranlar real madrid in gollerinden sonra el cirpiyorlar.. efendiler bu takim degil midir franco nun desteklemesi ile 90. dakkada atilan penaltilarla sampiyon olan, bu takim degil midir hala ve hala ispanya kralinin ol demesiyle olan? di stefanoyu tehditlerle barcelona'nin elinden alan ve franconun zamaninda klup için "savasla kazanamayacagimiz kalpleri futbolla kazandik" demesine neden olan ? Siemens Servisi Gaziemir hadi gecmisi gectim ki gecmek gerek.. her takimin gecmisinde bir sekilde sacmaliklar bulunabiliyor.. ankaragücü galatasaray'a maci satti diye ankaragücüne satilmis takim diye bakmayacagiz veya heyselde olanlari liverpool a yüklemeyecegiz. futbol gibi günü takib eden bir bir sporda bunu yapmak aptallik olur.. fakaaaaat bugun hepimizin sikayet ettigi futbolun endustrilesmesine on ayak olan, futbolcu bonservislerinin bu kadar yükselmesine neden olan, tamamen takim oyunu olan futbolu yildiz futboluna dönüstüren kluplerin basinda ve hatta tüm bunlari baslatan klup degil midir real madrid? ama yok tabi biz amerikan kültürü ile yogruldugumuz icin bize "yildiz" deyince duruluyoruz.. ille de bilgisayar oyunu kapaklarina basilacak tek kisiler istiyoruz.. günahim kadar sevmiyorum real madrid'i.. gogsundeki reklamdan dolayi degil, franco'ya katil diye bagiramayanlarin oyunculara katiller diye bagirmalarindan degil, figo nun suratina yunanistan portekiz macinda barcelona bayraginin atilmasindan da degil.. siyah beyaz ekranlardaki futbolu orada biraktigi icin..

Siemens Servisi Buca

öncelikle degil beckham'ı carlos'u, tüm kadroyu yollasa, seneye sahaya sözlükten sürebilecegi örnegin ıch-r7-arvo-ntldr-parma maniac-jessie-jokond-wq-raul gonzalez-carlos-kazak abdal 11'i ile cıksa yine sıradan bir takım degildir real madrid, dünya üzerinde en cok spor akademesi, fan club'ı, pilot takımı, taraftar kitlesi, reklam geliri olan takımdır, dünya üzerinde en cok tanınan takımdır, tarih itibariyle dünya futbol tarihinin en basarılı takımıdır, mali yapısı, sportif yapısı, uefa ve fifa üzerindeki hayvani gücü burda sayfalarca anlatılabilir. Siemens Servisi Buca ama ben onu gectim asıl mevzu sudur ki gözümde, günümüz futbolu 11 tane zidane ile ronaldo ya da figo ile oynanmıyor malesef. bunun en acı dersini bu takım yasadı zaten, o yüzden bugün daha sıradan ama sistemi bütünleyecek oyuncular ile şampiyon olabildiler. sözün özü madrid ya galacticos mantığı ile barcelona'dan 20 puan fark yiyen süperstarlar karması olacaktı ya da sistemi daha iyi tamamlayabilen, makinanın parcası olabilecek oyuncular ile eski sampiyon kimligini kazanacaktı, ikinciyi ve dogru olanı seçti. bi de star neye göre star, efsane neye göre efsane, cannavaro'dan ala efsane mi var yahu adam tek başına defans nedir ögretti real madrid'e!!

Siemens Servisi Bornova

17 haziran 2007 akşamı mallorca'yı 3-1 yenerek ezeli rakibi barcelona'nın önünde 30. kez şampiyon olmayı başaran, ve ulaştığı bu terbiyesiz rakamla eger yamulmuyorsam avrupa'da her hangi bir ligde en fazla sampiyonluk yasayan takım ünvanını da ajax ile paylaşmaya son veren kulüp. Siemens Servisi Bornova edit: sevgili 507 beni uyarıyor ey sözlük ahalisi, rangers 51 kere oldu diye, o zaman avrupa'nın büyük liglerinde en çok şampiyonluk yaşayan kulüp olarak güncelliyelim entriyi, iskoçya'da her sene 2 sampiyonluk adayı oldugu için ispanya'daki bu 30 şampiyonluk hala cok daha anlamlı kanımca..

İzmir Siemens Servisi

2007 ispanya grand prix'sinde "kazanma $ansi yuksek olan bir takim"in otomobili uzerine e$$ek kadar bir reklam verecek olan takim. yoneticilerin aciklamalarina gore ikinci bir yari$ta daha ayni reklam verilebilirmi$. barcelona'da real madrid reklamli bir otomobilin pistte dolanmasi nasil kar$ilanacak hep beraber gorecegiz. İzmir Siemens Servisi 30. kez ispanya şampiyon'u olmaya 90 dakika uzaklıktaki ilk göz agrım. bu sezon basında barcelona gibi aşmış olayı bitirmiş bir rakibi, sorunlu oyuncularla dolu kadrosu, inancını ve ruhunu kaybetmiş yıldızları vardı. sezon boyunca sorunlar hiç eksik olmadı, sular hiç durulmadı ama hedefe varmaya bir mallorca macı kaldı. futbolun tanrıları bile önce barca deyip messi'ye el verdiler ancak son dakika bir fikir degişikliği ve ispanya'nın 2 ayrı sehrinde aynı saniyelerde 2 gol. benim az cok tanıdıgım fabio capello burdan sampiyonluk vermez, ama futbol olmaz denilen oldugu için milyonları pesinden sürüklemiyor mu?

3 Ağustos 2012 Cuma

Bosch Servisi Balçova

michael jordan'lı chicago bulls'u zar zor ucundan yakalayabildik ama messi'li xavi'li iniesta'lı tarihin en iyi futbol takımı fc barcelona'yı dünya gözüyle izleyebiliyoruz, barcelona'nın oynadığı şey, dünya üzerinde geride kalanların tamamından çok farklı, çok üstün. Bosch Servisi Balçova bu takımı izlerken salgıladığım mutluluk hormonlarımın bir benzerini senelerdir görmediğim sevgilime kavuştuğumda hissetmiştim, ne güzelsiniz lan siz. bu jenerasyon dağılınca belki bir gün sıra diğer takımlara gelebilir, bilemem, ama bu oyuncular varken, bu düşünce rüyadan öte değildir.

Bosch Servisi Güzelbahçe

tek kelimeyle kıskanıyorum bu takımın oynadığı futbolu. evet çok iyi takımlar***** var yeryüzünde doğrudur. ama barçanın pasa dayalı, takım halinde hücum ve savunma yapan, alanları daraltan, göze hoş gelen futbolu hepsinden farklı. fakat şunu da belirtmek gerekir ki iyi futbol iyi futbolcularla oynanıyor. fm diliyle konuşursak defans da Bosch Servisi Güzelbahçe dahil olmak üzere bu takımda technique, fundamental, passing ve mentalitysi 18 in altında adamı oynatmıyorlar. hal böyle olunca da ortaya bu uzay futbolu çıkıyor, biz de kıskanarak, ağzımızdan sular aka aka izlemeye devam ediyoruz

Bosch Servisi Bayraklı

metcezir görüşlere sevk eden bir takım. bu nasıl bir takım ki defansında her daim üç kişi görüyorsunuz ama tehlikeyi bile ender yaşıyorlar. 6 kişiyle gelsen bile buzun kızgın asfaltta erimesi gibi bir şey oluyor. buldum ! orta saha. Bosch Servisi Bayraklı xavi hernández, andrés iniesta, javier mascherano üçlüsü. bu üçlü içinde andrés iniesta'nın insan üstü çabası değerine değer katıyor barca'nın. bi de bunların önüne messi'yi eklersen geri dörtlü de eyüp sabri tuncer bile oynar. (bu isim nerden aklıma geldi bilmiyorum)

Bosch Servisi Konak

ismini her duyduğumda içimi bir hoş eden futbol takımı. fc barcelona'yı duyar duymaz hemen aklıma binlerce seyirci, durmadan patlayan flaşlar, çılgın bir tezahürat, galibiyet üzeri galibiyet, şan şöhret vs. geliyor. aslında bu duyguların chelsea takımı için olması gerekiyor fakat sanırım bu olaylarda biraz da messi' nin etkisi var. Bosch Servisi Konak bu takımın defans oyuncularında bulunan tehlike anındaki soğuk kanlılık beni benden alıyor. hayır zaten maç boyunca çok nadir oluşuyor bu anlar, dikkatli ve risksiz davranılması gerekiyor ama yine de ilerideki profesyonelliğe ve estetiğe yakışır bir karizma tutum var geride. takım halinde kalite, takım halinde kafiye. torunlarıma anlatmak için sabırsızlanıyorum bu güzelliği.

Bosch Servisi Karşıyaka

14 eylül 2010 barcelona panathinaikos maçı'nda seyir zevki yüksek bir maç izlettirmişlerdir. belli ki 2010-2011 şampiyonlar liginin favorisidir. bu kadro oldukça yıllarca favori olmaya devam ederler zaten. Bosch Servisi Karşıyaka ayrıca herkes xaxi, iniesta, messi üçlüsünden bahsediyor ama dani alves'in de hakkının yenmemesi gerekiyor. takımın yaptığı hemen hemen her atakta ileriye çıkıyor ve isabetli ortalar yapıyor, zaman zaman içeriye katedip goller atıyor, savunma görevini de fazlasıyla yerine getiriyor. bitmek tükenmek bilmeyen bir enerjisi var. galatasaray'dan iki senedir keyif almayan, altmış beş yıldan fazla bir süredid galatasaraylı olan seksen yaşımdaki dedemin tuttuğu takımdır. hatta öyle sıkı tutar ki dedem bu takımı, geçen seneki el clasico'da iker casillas'a orospu çocuğu diye bağırıp, yarım paket sigara içmişliği vardır maç bitene kadar.

Bosch Servisi Karabağlar

kendisine fenerbahçe tipi yönetim anlayışını benimsediği için bugünlere gelebilen klüp. bünyesinde xavi, iniesta, colin kazım ve önder turacı gibi altın çağını yaşayan yetenekleri barındırmaktadırlar. en büyük rakibi yine fenerbahçe tipi yöneticilik anlayışını benimseyen real madriddir. Bosch Servisi Karabağlar "salary cap" uygulansa ligdeki en büyük rakipleri real madrid batacağından neredeyse her sene şampiyon olur. altyapısından 6-7 oyuncuyla oynayan futbol kulübüdür. inanılmaz takım kimyasından falan bahsediyoruz ya barcelona için. şu an kupa turu atıyorlar. oyuncuların hâl ve tavırlarını yakın çekimde görmüştür izleyenler. aqua park gibi, luna park gibi, çocuk bahçesi gibi lan. birbirini sevmeyen tek adam yok aralarında. öyle bi birliktelik ki; colin kazım gitse ehlileşir.

Bosch Servisi Gaziemir

ekonomik anlamda taklalara gelmiş futbol takımıdır. haziran ayı sonunda futbolcu maaşlarını ödeyememiş, bunun için 150 milyon euroluk kredi çekmiştir bankalardan. nakit problemi çektikleri için yaya toure ve dmitri tschigrinski'yi satmışlardır ki tschigrinski'yi eski takımına 7 milyon euro zararla, pep "takımda tutulmasını istiyorum." demesine rağmen satmışlardır. Bosch Servisi Gaziemir bankalara gelecekteki ekonomik planlarını gösterip daha kredi çekeceklerini söyleyen başkan yeni ekonomik planla takımın her sene 50 milyon euro transfer bütçesi olacağını, ki bu yıl toure ve tschigrinski'den gelen parayla toplam 89 milyon euro transfer bütçesine sahip olduğunu belirtmiştir. sonra bir audit abimiz basına bilgi sızdırmıştır, geçen sene laporta 11 milyon euro net kar belirtmiştir fakat bunun gerçeği yansıtmadığı klubun 77 milyon euro zararla geçen seneyi kapattığını söylemiştir. üstüne yine aynı audit abimiz klubün borcunun 552 milyon euro olduğunu sızdırmıştır. 400 milyon euro turnoverdan 552 milyon euro borcu olan bir takım olmuştur.

Bosch Servisi BUca

geçen senenin transfer rezaletine real madrid imza atmıştı, bu sene barça. dünya kupası finalinden sonra ispanya'daki sevinç gösterilerinde puyol ve kaleci reina'nın adama barça forması giydirmeleri, sonra xavi'nin, şimdi yeniden puyol'un açıklamaları. Bosch Servisi BUca yöneticiler o kadar korkak ve o kadar dansöz gibiler ki muhtemelen bela almamak adına kendileri yapmıyorlar açıklamaları, oyunculara yaptırıyorlar. şu ana kadar arsenal cephesinden "fabregas kalacak" dışında bir açıklama gelmedi, fabregas ise "zor zamanlar geçirdiğini" falan söyledi. bir kere başka kulüpleri eleştirmek, hele ki oyuncu satıp satmama gibi tamamen kendi insiyatifleri olan bir kararı eleştirmek barçalı yöneticilere dahi düşmezken futbolcuların çıkıp konuşması çirkinliktir, basitliktir, densizliktir. ikinci olarak sözleşmeli bir oyuncunun bu şekilde kafasını karıştırmak, ayartmak suç olsa gerek, bunun bir cezası olsa gerek. madem fabregas bu kadar değerliydi, satmayacaktınız a.k.

Bosch Servisi Buca

dünyada çoğu takıma örnek olması gereken takımdır. altyapısı, kurumsallaşması ve futbol anlayışı bakımından abartısız sayılı takımlardandır. ezeli rakibi real madrid'e nazaran pahalı transferleri ile değil dünya futboluna kazandırdığı yıldızlarla ve aldığı kupalarla gündemde olan takımdır. bir ay önce bu kim dediğin adamın karşına bir sene sonra dünya yıldızı olarak çıkmasına sebebiyet verebilcek en büyük etkendir. Bosch Servisi Buca dünyanın en yüzsüz futbol klübü. 2 yıldır neredeyse her barcelonalı, fabregas'ı dilinden düşürmüyor. katalan futbolcular başta olmak üzere, hemen hemen her futbolcu fabregas'la ilgili demeç verdi. geçen yaz, hafif bir şekilde başlamışlardı kafa bulandırmaya, bu yaz son süratle devam ediyorlar. yıl içinde de sık sık yaptılar bu taktiği. cl eşleşmesinin öncesi ve sonrasında da yoğunlaşmıştı. yaza girerken zıvanadan çıktılar. ispanya'nın şampiyonluk kutlamalarında fabregas'a barcelona forması giydirerek, arsenal'ı hiçe saydılar. arsene wenger'le basın üzerinden tartışarak da, arsızlıklarını ispat ettiler. wenger'in "satmayacağız" açıklamalarına rağmen, satılabilecek bir oyuncu konumunda bu kadar spekülasyondan sonra. barcelona 60 milyon € civarından bonservis ödemeyeceği için, wenger bu kadar rahat "satmayacağız" diyebiliyor.

Bosch Servisi Bornova

kısacası genelde delice savunulmaya çalışılan bir barcelona sempatizanlığı var ama kaynağı eskiye dayanan bir sevgi, saygı, bağlılık falan değil. kaynağı takımın son yıllardaki başarısına dayanan "güçlü bir yere ait olma" isteği. bu yüzden de barcelona'yı real madrid karşısında sütten çıkmış ak kaşık göstermek gibi yöntemler uygulanıyor. real madrid de ayrı bir antipati kaynağı ama aradaki tutarsızlığa dikkat çekmek için söylüyorum. zaten ne madrid'li ne barcelona'lıyım. yesinler birbirlerini. Bosch Servisi Bornova bu bahsettiklerim biraz daha somut şeyler. son olarak bir de şahsi görüşümü söyleyeyim: futbolcu dediğin, sevip desteklediğin adamlar genelde "futbolcu tipi"ne sahip olsun istersin. böyle bir tanım, böyle bir kısıtlama yok. betimle desen anlatamazsın, öyle de garip bir kavram ama benim gözümde carles puyol, xavi hernandez, sergio busquets, bojan krkic gibi adamlarda hiç futbolcu tipi yok yahu. hele o gudubet puyol yok mu.. çok iyi stoper ama tipe baksan 10 senedir sokakta buzdolabı kutusunda uyuyor sanarsın. abi git bir saçını kestir gözünü seveyim. xavi desen o da futbolcuymuş izlenimi vermiyor. bojan zaten 13 yaşında gösteriyor. neyse, böyle tiple falan ilgili garip saptamalara gerek yok. adamlar zaten asıl işlerini iyi yapıyorlar.

Bosch Servisi İzmir

son yıllarda altyapı konusunda muazzam işler yapıp kupalara büyük oranda damga vursa da bir türlü sevemediğim futbol takımı. pek çok alanda ne kadar başarılı oldukları ortada fakat özellikle türkiye'deki hayran kitlesine bakınca insan bir an soğuyabiliyor. barcelona dünyanın en güçlü takımı olduğu için, onu tutmak meşru hale getirilmeye çalışılıyor. mesela diyorlar ki "abi barcelona özgürlüğün takımı. özgür katalunya abi!". işin içine hafif özgürlükçü, herkesi kucaklayan bir hava katmaya çalışıyorlar ki kimse kalkıp onlara "ya kardeş sen bir anda bu alemin en güçlü takımına alkış tutar oldun" diyemesin. başarının bu kadar fazla olduğu bir ortamda yeni hayranlar edinmek Bosch Servisi İzmir kaçınılmaz ama türkiye'de barcelona'ya sempati duyan kişiler o gün o kupayı kazanan başka takım olsa onu destekleyecekleri halde 40 yıllık barcelona'lı gibi davranıyorlar. o tutarsızlık içinde de kendilerine meşruiyet kazandırmaya çalışan açıklamalar yaratıyorlar "özgürlük" falan diyerek. halbuki barcelona takımında katalan olmayan oyuncuların önünü kesen bir azınlık* milliyetçiliği var. ama bu tür argümanlarla oluşturulmaya çalışılan bir sempati var. bu doğrultuda real madrid, kapitalist bir takım olmakla suçlanıyor. bu aslında haklı bir itham. real madrid'in diktatör francisco franco'yla olan bağları, parasına güvenerek ufak klüplere yaptığı baskılar, harcadıkları bonservis bedelleri falan bilinen şeyler. bu etkenlerin özellikle ilk ikisi yüzünden real madrid'i ben de hiç sevmem. fakat her seferinde real madrid'e "deli gibi para harcıyorlar! bunlar kapitalist takımı" diyen günümüzün sözde barcelona sevdalıları, barcelona'nın -özellikle son yıllarda- ne büyük paralar harcadığını görmüyorlar mı? görmeyenler ya da görmek istemeyenler için bir müjdem var; internet diye bir şey icat edildi, süper bir şey. açın bakın transfermarkt.de'ye falan. bir sorun soruşturun.

2 Ağustos 2012 Perşembe

Beko Servisi Balçova

www.fox.com/prisonbreak adresindeki saat sayacından bir sonraki bölümün kaç gün , saat , dakika sonra oynayacağını öğrenebileceğiniz dizi. dizi o an oynuyorsa " allahsızlık etme lan" yazıyor. şaka lan şaka currently playing mi ne diyor. tam hatırlayamadım şimdi. michael scofield adlı kahramanımızı izlerken, abimizin fazlasıyla alex de souza'yla bi akrabalığı olduğuna kendimi inadırmaya başladığım dizi olmuştur. t-bag hergelesine gelince bu adam, pimi çekilmiş bombayla ortalıklarda dolanıyo sonu yakındır bana kalırsa. karakterlerin neyle beslendiğini merak ettiğim dizi.koskoca ikinci sezonda hiç biri 5 dk bile uyumamıştır gece gündüz ayakta kaçma kovalamaca.işin ilginci pek yemekte yemiyorlar. Beko Servisi Balçova madem kötülendi editi: ilk sezonu uyku ilacı ikinci sezonu eh işte üçüncü sezonu komedi dizisi tadında devam eden dizi. başroldeki michael scofield karakterini oynayan oğlan necati şaşmaz'dan bile daha beter, polat bölüm başına 3 mimik yaparken michael scofield 3 sezondur 2 mimikle götürüyor işi lan.adamın sevdiğinin kafasını kesip kutuya koydular banamısın demedi her zamanki ekşi suratla cezaevindeki nöbetçileri kesip durdu.son tahlilde bok gibi dizi

Beko Servisi Bayraklı

nette dolanan fake dosyalardan korunmak ve haliyle 350 mb'ı boşu boşuna indirmemiş olmak için öncelikle bir altyazı sitesinden, tv.com'dan ya da wikipedia'dan araştırılarak indirilmek istenen bölümün gerçekten yayınlanmış olduğuna emin olunması ve akabinde download işlemine girişilmesi gereken dizi. misal, geçtiğimiz pazartesi yayınlanan 8. bölümün ardından bu hafta 9'un yayınlandığını düşünen seyirci, p2p programlarından 9. bölümü aratır, bulur ve indirir. lakin fake'tir o dosya, çünkü bu pazartesi günü 9. bölüm yayınlanmamıştır. zorlama üçüncü sezonuyla baymasın dedirtmiş dizi. o kadar ki ilk sezonu yeni bölümleri iple çektirirken son sezon herhangi bir izleme isteği uyandırmıyor, hatta son 3 bölümü indirdiğim halde kendimi izlemeye ikna edemedim. ikinci sezon finalini kötü son kabul edip zaman, bandwidth ve hdd tasarrufu yapmak en iyisi. 2. sezon finaline kadar hala bu diziden nasıl üçüncü sezon çıkarabilecekleri hakkında hiçbir fikrim olmadan izledim. baya da merak ettim. ilk sezona gore aslında heyecan, merak oranı düşmemiş olmasına rağmen, havası kaçmış bir diziydi. yine de kanımca süper bir sahne ile üçüncü sezona merhaba dedik. (film eleştirmeniyim ben, çok anlarım) Beko Servisi Bayraklı hee. 3. sezon bendeki ilk etkisi "uff gariya bak amina goyim" oldu. allah var. o çizik kadın, kendi tabirimle kedi kadın. arzuladım onu. u ye. ama zamanla anladık ki kendisi bir abla, kardeş gibi, can gibi sevdigimiz sarah'nin canına kast edecek kadar kaşar bir insandı. lakin ben yine de lincoln yazsa ve ellese idi bu kadını hak verecektim, affedecektim onu. zira kendisi sikilmeyi hakkediyor afedersiniz. keşke sikseydin onu linc. lanet olsun o karıya. şıllık. nasıl kesti kafasını karının oyle. lan çok sinirlendim yine. lanet olasi pislik. şimdi, dizide s03e08'e kadar olan bölümü anlatıp, şöyle oldu, böyle olsa daha iyi olurdu tarzı şeyler yazmak da istemiyorum. kendi içinde gerilimi yüksek bölümler olmasına rağmen şu an baktığımızda elle tutulur ve tüm bölümlere etki edecek herhangi bir olayın olmamış olduğunu görüyoruz. michael'in de başarısız olabilecegini öğrendik bi. bi de ölümünü bekliyor ya kedi kadın şimdi. bari ölmeden siksin biri lan. ya da soğumadan. deli ettiniz lan adamı. sikin onu. lincoln siksin.

Beko Servisi Narlıdere

bolumleri izleyip entryleri okuduktan sonra gelen edit: ulkedeki gelismeleri izleyip kafa yoran adamlar yabanci yazarlarin kitaplarini okumamakta midirlar? oyle ise okumalari gerekmez mi? yabanci dizi takip etmenin neresi yanlistir? kaldiki birde onumuzde hollywood gibi bir ornek vardir ki en guzel filmleri yaparlar. onlari izleyip para oderken bu kadar adamin internetten illegal yolla izledigi kendi dvdsini kendi yaptigi bir durumda tepki verenlere sakin olun, kendinize gelin, paranoya yapmayin, rahat durun diyorum. birinci sezonun sonunda tamamen bitseydi süper baba etkisi yaratacak diziydi. Beko Servisi Narlıdere ikinci sezonda da mahone ile scofield'ın zeka yarışına tanık olduğumuz için yine pek bi heyecanla izledik ama üçüncü sezon pek bi kabız gidiyor sanki. özellikle t-bag'in ezikliği, lechero'dan beklenen john abruzzi'nin zenci versiyonu olayları pek gitmedi. umutluyuz yine de izliyoruz.

Beko Servisi Konak

izleyicilerine inceden "amerika'nın oyunlarına geliyorsunuz" denilmeye çalışılan dizidir. hayır efendim. oyunlara gelmiyoruz. çünkü amerika para kazanmasın diye orjinal dvd'leri satın almıyoruz. internetten divx olarak indirip izliyoruz. sonra da hemen siliyoruz. ayrıca diziyi izliyoruz çünkü amerika sistemini öğrenmiş oluyoruz. hapishaneleri nasıldır, oralardan nasıl kaçılır bunları öğreniyoruz. ilerde lazım olur diye. yaşasın birlik mücadelemiz. yaşasın vatan millet sakarya... Beko Servisi Konak beyinlere afyon etkisi yapmayan aksine dimağları aydınlatan dizidir. hatta daha da ileri giderek prison break amerika'nın kurtlar vadisidir diyebiliriz. dizideki lincoln burrows karakteri jfk'nin katili olduğu iddia edilen lee harvey oswald'a ve abraham lincoln'in katili olduğu iddia edilen john wilkes booth'a göndermelerde bulunmakta, amerikan hükümetinin gizli oyunlarını inandırıcı bir biçimde gözler önüne sermektedir. sonuçta ticari kaygısı olan bir yapım olduğundan magazinsel öğeler de bulundurmaktadır. (bkz: michael scofield ve sara tancredi aşkı).

Beko Servisi Karşıyaka

sezonun en bi super bolumu ile ocak ayina kadar malesef ara vermis dizi. lincoln 'un karizmasina karizma kattigi bir bolumdu bu. sakdadanak latin kiza silah dogrultmus kotu adami kafasinin ta orta yerinden vuruverdi. ama guzel kardesim, sen o kadar iyi nisanciydinda bu hareketi yavrunu minibusden indirip kafasina silah dogrultan adama neden yapmadin diye sorarlar adama Beko Servisi Karşıyaka s3e8 itibariyle hala kaçamamış olup işler iyice sarpa sarmıstır. her cephede bir bokluk var mamafih. scofield, lechero'nun ilk kaymağını yiyecek dedik, busted oldu. linc iyice kapanda, the company onun ve diğerlerinin peşinde. james whistler'ın allah belasını versin zaten. g.t herif satıcak mic i. sofia g.t gibi kaldı ortada, yazık güzelim meleze. sara bu bölümde de ölü. o da iyi değil. mahone ilaçsızlıktan sıyırmış vaziyette, yine sona'ya dönüyor duruşma sonunda. ee iyi bişey olmadı mı? diye soranlara binaen: olmadı aq, olmadı! bu arada mic sanırsam tek kişilik bi hücreye kapatılacak bi dahaki bölümlerde. aklıma s2e20-21'deki flashback geldi. yine odadan mı kaçacak? ha bi de kaçmak üstüne kurulu bi dizi, kabul. ama direk her izleyenin aklına da ilk nasıl kaçacak sorusunu yerleştiriyolar ya, ona gıcık oldum.

Beko Servisi Karabağlar

bu sona nasıl bir yermiş kardeşim? hiç mi insan hakları yok, suçlunun adil yargılanması ve yaşama hakkı yok? niye kimse sona kapatılsın diye yürüyüşler düzenlemiyor, protestolar olmuyor? gardiyanlar kafasına göre mahkum öldürüyor ve yargılanmıyor. millet kuzu kuzu sanki normal bir hapishaneyi ziyaret eder gibi giriyor, çıkıyor, yakınları görüyor gidiyor.ulan insan hakları diye bangır bangır bağırılan bir dönemde, nasıl oluyor da sona hala ayakta? içeriye koymuşlar ayının birini* istediği kişiyi öldürüyor, istediği kişiyi çetesine alıyor.yaşayanların neredeyse hepsinin hayatı bu ayıya bağlı.susuzluk sorunu gibi herkesi etkileyebilecek sorunlarda bu ayıya karşı isyan çıkıyor su, geldi mi isyan sona* eriyor.isyankarların başı susuzluktan yakınırken suda boğularak öldürülüyor.ulan ne mal insanlarmış bu sonadaki mahkumlar. hadi panama hükümeti size cezanızı diğer mahkumlar gibi çekebileceğiniz bir hapishaneye sevk etmiyor, ya da hapishaneyi biraz daha büyütüp, fox river ın yarısı gibi bir yer yapmıyor da( işlerine geldimi demir parmaklıkları güçlendirmesini biliyor şerefsizler) siz şu lechero denen herifi niye bir türlü indirmiyor sunuz? fıtık oluyorum kardeşim bu boz ayıya! Beko Servisi Karabağlar tamam diziyi büyük bir heyecanla takip ediyorum ama sona yerine daha makul, biraz daha gerçekçi bir yer düşünülseymiş dizi efsane olabilirmiş. bu haliyle çok yapmacık oluyor. altı üstü bir dizi amma da abarttın ha diyebilirsiniz fakat dizide biraz daha gerçeklik payı olmalıymış.

Beko Servisi Gaziemir

helikopterler adam kacirma hadisesi eer gerceklesebilseydi ben o kacan arkadastan sonraki bölümlerde papayi vurmasini bekler, boylelikle türk siyasi tarihine apayri bir gonderme yapmis olurdum.. ayrica ceza evi muduru fa ayrica anasini satayim bu dizilerde latinler ne kadar güzel oyle.. heroes da apayri bir latin, ne bileyim efendim desperate housewives da apayri latin, buradaki sofia denen ablamiz bir icim su.. sanirsin dünyanin güzellik merkez kuba, el salvador, dominik cumhuriyeti, panama.. millet zamaninda para icin degil kariz davasina korsan olmus bilirsin.. Beko Servisi Gaziemir ama buradan genclere soyluyorum kanmayin.. latin kadin deyince biyikli kadin akliniza gelsin.. mercedes sosa, frida kahlo akliniza gelsin.. kanmayin dostlarim bunlar hep goz yaniltmak, goz boyak için sey.

Beko Servisi Buca

vay be bu bölüm çok güzeldi gerçekten.sonunda biraz hareket gördük.lincon sen ne gereksiz bir insansın yaw oksijenimizi boşuna tüketiyorsun yaw.hiç michael cepten aranır mı akıl var mantık var yani.zaten adamın başına gelmedik kalmadı senin yüzünden.(bkz: yazıklar olsun) Beko Servisi Buca sonunda michael in dövmelerini yeniden gördük,ama anlaşılan michael de arada abisi gibi saçmalıyor ee ne de olsa genetik,zira michael baskından sonra üzerindeki sweat i çıkartıp yine aynı renk olan diğeriyle değiştiriyor.

Buca Siemens Servisleri

bu noktadan sonra gelse, dese ki " ya ascartiacığım, benim aklımda yeni bir proje var. gelip senin hayatını çekeceğiz ve bunu 14 hafta sürecek ve prime timeda yayınlanacak bir reality showa dönüştüreceğiz." dese "eyvallah abim" derim. artık öyle bir şeye inandım ki, bu adam neye el atsa spektaküler oluyor arkadaş**. o, beni bile sıkıntıdan boğan hayatımdan eminim ki acun bey bir "truman show" yaratır. ha, evet arkadaşlarımla beni karşı karşıya getirip kavga ettirebilir veya ailem ile ilgili hiç bilmediğim über trajik bir şeyi öğrenebilirim ama eminim ki 14 hafta boyunca kendini izlettirir o program ve başlığının altına tonlarca entry girdirir. Buca Siemens Servisleri eğer türk medya dünyasına star wars evreni dersek, sen de o evrenin palpatine'isin acun bey, gel beni de sithin yap, anakin'in yap, darth vader'in yap.

Buca Siemens Servisi

gereksiz bir adam. yalnız beni ilgilendiren adamın gereksizliği değil de bulunduğu yeri hazmedememiş ve olması gerekenden fazla ünlü olmuş her popüler kültür atığı gibi çıkıp kimliğini gizliyorlar eleştirisini tekrarlaması. buyur ben kendi ad soyad kombinasyonumu kullanıyorum senin boşuna oksijen tükettiğini söylerken, ne değişmiş oldu; hala fuzuli bir adamsın. hayır hiç mi özgün bir fikrin yok çocuğum senin, hiç mi zihninle düşünüp düşündüğünü cümlelere dökme yetin gelişmedi bunca yıllık televizyonculuk hayatında. Buca Siemens Servisi biri anamıza küfreder onu kerteriz alan bir başkası gelir yok kudurmuş köpek der; kimsiniz lan siz, ne gibi bir faydanız olmuş bu topluma anlatın biraz da onu dinleyelim.

Buca Siemens Servisleri

bir de ne idüğü belirsiz, gerçek hayatta iki lafı bir araya getirip konuşmayı bile adam gibi beceremediğini cümle aleme gösteren, hayatını "gelsin ama nereden gelirse gelsin" felsefesiyle popüler olmaya adamış, "popüler olayım da gerekirse götümü siksinler" düsturunu benimsemiş, henüz ürettiği işe yarar hiç birşeyi görmenin mümkün olmadığı ama bilgisayar mühendislerine, öğretmenlere falan ahkam kesmeyi kendine hak bilen, buna cesaret edebilen dunning kruger etkisi altında kalmış cahil cühela dallamaları yanında barındırmamalı. Buca Siemens Servisleri

Bayraklı Beko Servisleri

saçma ve rivayete dayalı argümanlarla eleştirilmemesi gereken başarılı yapımcı. sözlük ile ilgili söylediği her şeye düşünmeden imzamı atarım. 30 yaşına gelmesine rağmen annesiyle yaşayan, hayattan defalarca gol yiyen, 120 kiloya merdiven dayayan, asosyal tipler eline klavye alınca hıncal uluç kesilmemeli. sözlüğün önünün açılması isteniyorsa nickname olayı acilen kalkmalı ve kod adının gölgesine saklanan çakma filozoflar afişe olmalı. bir bilgisayar programcısı veya bir öğretmen bir şov programı hakkında keskin iddialar öne sürerek ahkam kesmemeli. ayrıca dikkat ettim acun ılıcalı başlığına nefret kusan tipler genellikle okan bayülgen'e tapmışlar sözlükte. gerekçeleri ile okan bayülgen'i anarşist olarak görmeleri. ahşaptan yapılan masasını şov yapmak amacıyla kesen ve kestiği ahşabı inanılmaz bir şekilde tema üyelerine veren adam anarşistse zaten fazla söze gerek yok. Bayraklı Beko Servisleri

Bayraklı Beko Servis

televizyon tombalacısıdır. programlarında - hem yarışmacı hem de izleyici olarak - vaadedilen paraya karşılık zamanınızı, duygularınızı, çaresizliğinizi ve cehaletinizi sermaye yapıp, kendisine para kazandırırsınız. Bayraklı Beko Servisi netice itibari ile kumarda hep ve sadece kasa kazanır. hayatımda izlemek gafletine düştüğüm en boş en beleş program olan "var mısın yok musun"un yapımcısı. yaptığı programların gerzekçe olduğunu söylediğimizde ise, biz burda "kaptan mağara adamı" konumuna indirgeniyoruz; o ilginç.

Bayraklı Beko Servisi

neydim ne oldum diyen bir arkadaşımızdır. bizler de mağarada yaşıyoruz ya, kendisi hakkında kelam etme şansımız yokmuş. bir de ekşi eleştirilerini elitizmle suçlarlar. televizyona çıkan veya sokakta önümden geçen herkes hakkında söz söyleyebilirim. suçsa cezası verilir, kişilik haklarını zedelerse tazminata hükmedilir; değilse, düşünce ve ifade özgürlüğüne ket vurulamaz. bunu öğreneceği günlerin yakın olmasını temenni ederim. avukatlarına sorsa öğrenecek ama... Bayraklı Beko Servisi acuncuğum üzülme, dünya senin biz yalnızca içinde yaşıyoruz. ahhaa hasktir mağaranın elektrikleri gitti, neyse ki dizüstü bilgisayarla yazıyorum. aeo kib bye

1 Ağustos 2012 Çarşamba

Arçelik Servisi bayraklı

bu arada bu kulübün bugün olağan genel kurul'u vardı.. kurulun açılışında, ilhami algan şöyle bir konuşma gerçekleştirmiştir ki, kısacık bir paragraftan oluşmasına rağmen içerisinde hem önemli bir tespit, hem de ondan daha önemli bir tavsiye yer almıştır: Arçelik Servisi bayraklı "...etik kurulu raporunun ortaya çıkmasına rağmen trabzonspor’u adeta olayın içine çekmeye çalışıyorlar. fenerbahçe 14 maça müdahaleyle suçlanıyor. bu durumdaki bir fenerbahçe futbol takımı spor toto süper lig’de yarışa devam ediyor. değil 14, bir maçta bile şike yapsaydık bizi ligden değil, türkiye’den uzaklaştırmaya kalkarlardı. bizim bizden başka dostumuz yok. gerek eleştirirken, gerek özeleştiri yaparken dikkatli olmalıyız. hocamıza, kulübümüze, futbolcularımıza sahip çıkmalıyız. “siz hiç koca bir şehirde tek bir şeye aşık olunduğunu gördünüz mü” demiş trabzonspor dergisi’nde bir bayan taraftarımız. böyle bir takıma ve şehre sahibiz..." kaynak: trabzonspor resmi sitesi

Arçelik Servisi narlıdere

bazı zavallıların okuduğunu anlamaktan aciz olduğunu anlamamızı sağlamış kulüp. savcının iddianameye bile koymaya gerek görmediği saçmalığı bir de "nasıl yırtacaklar" şeklinde yorumlamak ilginç gerçekten. bazı tiplere beyin bedava nasılsa. bu tipler hala daha hayal aleminde yaşıyorlar. dediğimiz gibi saçma sapan bir şeyi savcı iddianameye bile yazma gereği duymuyor. etik kurulu ise bu konuyu da incelemiş ve raporuna şu şekilde yazmış sivas-fb maçı başlığı altında; "nevzat şakar ile renad sezer hakkında ise" kanaat oluşturmaya yetecek delil bulunmadığı" belirtildi. vah vah nasıl yırtacak trabzonspor değil mi? hayal alemine devam. öyle bir zavallılık ki tarif edilemez. haa gerçi sizler savcıyı da sallamıyorsunuz, etik kurulunu da. zaten savcı, uefa, fifa, emniyet hep komplonun parçası tabi. Arçelik Servisi narlıdere

Arçelik Servisi Konak

ya siz amınakoyim sosyal hayatınızda haksızlığa hiç gelemedeiğinizi söylersiniz, susma sustukca sıra sana da gelecek dersiniz, haksızlık yapan olursa ilk siz varsınız di mi haksızlık yapanın karşısında.. hayır kardeşim siz sadece size karşı yapılan haksızlığın karşısındasınız ve hak böyleyken bizim hakkımızı aramamız size itici geliyor. biz bilmem kaçıncı dünya ülkesiyiz bilmiyorum klişeye girmeye gerek yok ama nasıl bir ülke olduğumuzu biliyorum, o götümüzün başımızın nasıl ayrı oynadığını biliyorum, temiz bir lig istiyoruz konulu bir röportaj verdikten sonra telefonla maç ayarlarız biz, bizde de italya gibi küme düşürülme cezası verilemsi lazım derken kendi takımımız bu gerçekle yüzleşince düşme cezası kaldırılsın deriz biz, böyleyiz çünkü, belki de hep böyleydik viyana kapılarında da böyleydik bilmiyorum.. Arçelik Servisi Konak güçlü olanın başına bir iş gelmeyene kadar her türlü kuralı, kararı, yasayı , maddeyi uygularız biz, ama bazı değerlerimize kadar, iş oraya geldi mi sikerler temiz futbolu, çünkü istediğimiz futbolun temizliği falan değil gerçekten istedeğimiz o değil, karabük'ün verilmeyen penaltısı hiç sikimizde değilken kendi takımımızın aleyhindeki ilk yanlış karar sonrası birilerinin düğmeye bastığını söyleriz, iki yüzlüyüz çünkü, adalet isterken hakemlerin adil olmasını isterken de o karabük'ün verilmeyen penaltısı üzerinden değil o kendi maçımızdaki hatadan dolayı adalet isteriz. çünkü kendimize adil olununca adalet yerine gelmiş olur, çünkü ikiyüzlüyüz çünkü istediğimiz gerçekten istediğimiz adalet değil çünkü bilmem kaçıncı dünya ülkesiyiz çünkü.. evet sonra ben hangi ara trabzonspor'un mağdur olan, mağdur edilen bir takımdan hak yiyerek şampiyonlar ligine gittiğini, her fırsatta tepki gösterilen bir takım olduğunu kaçırdım. onu anlamadım üstelik tek anlamadığım da o değil. siktir edeyim..

ARçelik Servisi karşıyaka

cidden hatırlamıyorum, hangi ara ne zaman hangi olay sonucunda sonuna kadar mağdur olan bir takımdan, mağdur edilmiş bir takımdan hedef haline gelen bir takıma dönüştü. burda mesaj atabilirsiniz ya da burdan görüştüğüm birçok arkadaşım var onlar arayabilir, anlatabilir, belli ki ben o arayı kaçırmışım, olabilir insanlık halidir takip edememişimdir, işler falan yoğun bakamamışımdır kabul ediyorum bütün bunları ama belli ki bir şeyler olmuş ve ben o arada bambaşka şeyler yapıyormuşum. shutter island'daki di caprio gibi hasta da olabilirim amınakoyayım ama biri çıkıp desin ki o zaman sen hastasın sanrılar falan görüyorsun ha demiyorsanız sizin de amınıza koyayım ben o zaman ARçelik Servisi karşıyaka benim en son hatırladığım ortalama 7 yılda bir sadece şenol güneş'le oturttuğu doğru sistem ve doğru oyuncularla bir şampiyonluk hakettiği ve bir ve birçok şekillerde bunun bariz şekilde engellendiğiydi. hakkı yenmiş bir takımdan hedef tahtası olan bir takım haline nasıl dönüştük o çok karanlık bende işte.. başkanı çok konuşuyormuş, antipatik olmuş iyice, yahu siz hakkınızın yenildiğini düşündüğünüz her maç sonrası yeri geldiğininde hepinizi siker atarız temalı basın toplantıları yapmamış gibi davanıyorsunuz, siz verilmeyen bir penaltıya, yanlış kaldırılan bir ofsayt bayrağına göndermede bulunarak ortalığın amına koyuyorsunuz arkadaşım adamın şampiyonluğu gitmiş, konuşmasın mı? konuşmasın mı amınakoyayım aramasın mı hakkını?

Arçelik Servisi Karabağlar

bir karadenizli olarak birçok alanda savunsam da neden sevmediğimin kanıtı 22 aralık 2011 trabzonspor orduspor maçı'dır. bunlar durur durur karadeniz takımlarına patlar. tek yapabildikleri budur. gel de sinkaflı konuşma amk. Arçelik Servisi Karabağlar bugüne kadar karadeniz'e kendileri kadar zarar veren başka kimse yoktur. not: orduspor kimseden maç dilenecek değildir. hemşeri diye trabzonspor'dan da dilenecek değildir. burada anlatılmak istenen yenmek değil, yıkmaktır. 4, 5 tane attığın takımın moral motivasyonunu sikmiş olursunuz. bunu galatasaray, fenerbahçe için ister. ama trabzonspor, orduspor için istemez. istememelidir. hemşerisinin gelişmesine yardımcı olmalıdır hatta. bu da yenmemekle değil, ezmemekle olur.

Arçelik Servisi Gaziemir

hakkında sözlük dışında ileri geri konuştuğum, taraftarları arasında şiddete meyyal hamsi severlerin "çoğunlukta" olduğu takım. Arçelik Servisi Gaziemir bunu bildiği halde bu entry'mi ve diğer bütün entry'lerimi kötülemeyen -gerçekten bunu söylemek istemezdim ama- melih gökçek kadar sempatik olsun. elinizi korkak alıştırmayın. eğer gerçekten erkek iseniz bütün entrylerimi kötülersiniz, işi gücü olmayan çapulcu özentileri sizi! topuk yaylası için devletten aldıkları milyonlarca tl'yi nasıl değerlendirdiği apaçık ortada olan kendi takımlarına hesap soramayanların yalan yanlış bilgilerle bok atarken utanıp utanmadıkları hususunu merak konusu yapan taraftarlara sahip olan kulüp. kendine ilişkin binlerce sayfa delile ilişkin tel laf edemiyorsun, başkalarına ilişkin bulduğun en ufak şeye çölde su bulmuş gibi atlıyorsun.. kuyu suyu olum bu içilmez.

Arçelik Servisi Buca

çi dışı şike olmuş bir kulübün taraftarı tarafından cinci hocaya gitmek ve devletten para yardımı almakla suçlanan kulüp, hadi bunların hepsini yaptık diyelim bunlar suç değil bir, parayı devlet babasının hayrına değil seçim yatırımı olarak veriyor ve bunu açıklıyor ki trabzonlular bilsin diye iki.2010 yılında trabzonspor'a iki kupa kaybeden(türkiye ve süper kupa), trabzonspor maçıyla şampiyonluğu yitiren , 2011 yılında trabzonspor'a yetişmeye çalışırken şike ve teşvik batağına bulaşan sonrasında 1 kupasını kaybetmesi an meselesi olan(bu sebepten süper kupa finali de oynayamayacak olan) takımın taraftarlarının hala cümle içinde 1996 kullanmasına sebep olan takım. Arçelik Servisi Buca bizim acımız eskide kaldı(alişen ne demiş http://www.habervitrini.com/haber.asp?id=172657) . ama sizin acınız çok taze. taze ki her gün buraya pisliyorsunuz. yorum yapmak fikir üretmek boşmuş ehe.

Arçelik Servisi Bornova

söyleyecek sözü kalmadığında saat 12 diyerek zeka seviyesini gösteren adamlarla muhatap olmak zorunda kalan taraftara sahip takım. şike ek delilleri arasında mal bulmuş mağribi edasıyla birşey buluyorsun. sonra imalı biçimde "paralar ne oldu" diye soruyorsun. alt mesajda usülsüz işler olduğunu veriyorsun. sonra saat 12 diyerek " ehehehe yanlış anladı" sığlığına geçiyorsun. Arçelik Servisi Bornova şunu da ekleyeyim söyleyen arkadaş trabzonda yaşamış ben yaşamadım, trabzona da gitmedim. trabzonlu da değilim. sülalemde trabzonlu yok. hatta 400-500 km uzağında doğdum. saat 12 esprisi boşuna yapılmış oldu. halbu ki o kadar da güzel espriydi boşa gitti. Arçelik Servisi Bornova peki bu arkadaş kendi takımına tff den giden ve şike için kullanıldığı iddia edilen paralar hakkında hesap sormuşluğu var mıdır ? haşa aziz'e sual olunmaz. hatta gerçekten bir inşaat olduğuna da inanır. kahe de bu inşaatta ustadır.